İstanbul’un çok kültürlü, çok renkli semtlerinden Fener ve Balat, İstanbul’un popülerleşen yerlerinden biri. Fener – Balat rotası İstanbul’da gitmekten keyif aldığım yerler arasında ilk sıralarda, kaç kez gittim bilmiyorum. Bu gezilerimin pek çoğu da rehberli geziler oldu. Böylece bölgenin tarihçesi hakkında da detaylı bilgi edinme fırsatım oldu. Fotoğraf grupları, kendilerine alternatif mekan arayanlar ve tarih meraklılarının bu bölgeye olan ilgileri her geçen gün artıyor. Bu yazıda Fener – Balat gezilecek yerler ve Fener & Balat gezi rotası önerilerimi bulacaksınız, keyifli okumalar!
Bu Yazıda Bulacaklarınız
Fener, Balat Nerede?
Fener ve Balat semtleri Haliç’in güneydoğu kıyısında Eyüp ile Eminönü arasında, hatta Unkapanı’ndaki Atatürk Köprüsü ile Haliç Köprüsü arasında yer alıyor. Aşağıdaki haritada kırmızı ile gösterilmiş olan nokta tam Fener ile Balat’ın bulunduğu bölgeyi gösteriyor.
“Fener Balat ismi neden bir arada kullanılıyor, bunlar aynı yerler mi?” demeden edemiyor insan. Fener ve Balat mahalleleri birlikte olarak anılıyor çünkü zamanla iç içe geçmiş durumda. Bu nedenle de birlikte anılıyorlar. Aslında Eminönü yönünden başlarsak; sırasıyla Cibali, Ayakapı, Fener ve Balat şeklinde sıralı mahalleler bunlar.
- Cibali: Kadir Has Üniversitesinin olduğu taraf, ben bu yazımda Cibali tarafından bahsetmeyeceğim.
- Ayakapı: Cibali ile Fener arasında, Ayakapı kapısından giriş yapılan ve Gül Camii’nin bulunduğu semt.
- Fener: Fener Rum Lisesi ve Patrikhane’nin olduğu bölge.
- Balat: Çıfıt çarşısı, Bulgar Kilisesi’nin olduğu taraf.
Fener ile Balat’ı birbirinden ayıran yeri net olarak öğrenmek isterseniz Tahta Minare Hamamı ve önündeki minik meydan iki mahallenin kesiştiği yer.
Fener ve Balat’ın önemli farkı; Osmanlı döneminde Fener semtine Rumların, Balat semtinde ise Sefarad Yahudilerinin yerleştirilmesi. Şu an kiliseler, camiler ve sinagoglar bu bölgede bir arada. Bu karışık mozaik bölgenin cazibesini her geçen gün artırıyor.
Fener & Balat’a Nasıl Gidilir?
Fener ve Balat bölgesine özel aracınız, otobüs, tramvay veya vapur ile ulaşım sağlayabilirsiniz.
- Özel aracınız ile buraya gelecekseniz ciddi bir park sorunu olduğunu belirteyim. Tavsiyem araçla değil, toplu taşıma ile buralara gelmeniz olur.
- Fener’de bir vapur iskelesi bulunuyor. Üsküdar ve Kadıköy ile Eyüp arasında sefer yapan vapurların ara duraklarından biri burası. Vapurlar çok sık değil, bu nedenle önceden saatlerini kontrol edip ona göre plan yapmanızı öneririm.
- Fener, Haliç sahil hattındaki tramvayın duraklarından biri, mesela metro hattı üzerinde bir yerden geliyorsanız metrodan tramvaya geçiş yaparak tamamen raylı sistem kullanarak buraya ulaşabilirsiniz.
- Son olarak Eminönü’nden Eyüp yönüne giden pek çok otobüs hattı Fener’den geçiyor. Eminönü’ne ulaştıktan sonra otobüs ile 10 dakikalık bir yolculuk ile Fener durağına ulaşabilirsiniz.
Fener & Balat Gezi Rotası
Benim Fener Balat çevresi rotam, Haliç kıyısından değil yukarıdan Edirne Kapı’dan başlıyor. Çünkü araya bir kaç müze ekliyorum, böylece sabahtan akşama kadar tüm günü kapsayan bir gezi rotası çıkarmış oluyorum. Siz tamamını veya kısa versiyonunu tercih edebilirsiniz. Önce kısaca Fener Balat gezi rotası üzerinde olan yerleri paylaşayım;
- Edirne Kapı
- Kariye Müzesi
- Tekfur Sarayı
- Kariye Bostanı Sokak
- Asitane Restoran
- Fethiye Müzesi
- Fener
- Moğolların Meryemi Kilisesi (Meryem Ana Kanlı Kilise)
- Yuvakimyon Rum Kız Lisesi
- Fener Rum Lisesi
- Rum Ortodoks Patrikhanesi
- Stevi Stefan Bulgar Kilisesi
- Kafelerle dolu Vodina ve Yıldırım Caddeleri (buralar yeni Karaköy olmaya aday)
- Fener İskelesi
- Balat
- Çıfıt Çarşısı
- Agora Meyhanesi
- Sevda Gazozcusu
- Ahrida Sinagogu
- Bütün Balat fotoğraflarında gördüğünüz Merdivenli Yokuş ve Kiremit Caddesi
- Ayakapı
- Aya Nikola Rum Ortodoks Kilisesi
- Balat Oyuncak Müzesi
- Ayakapı Sur Kapısı
- Gül Camii
- Ayakapı Hisarönü Sokak
Fener & Balat Gezi Haritası
Aşağıdaki Fener & Balat gezi haritası üzerinde Fener ve Balat’ta gezilecek yerler ve yeme-içme yerleri önerilerimi görebilirsiniz.
Fener & Balat Gezilecek Yerler
Yukarıdaki rotada yer alan Fener ve Balat’ta gezilecek yerler listesini biraz daha detaylı ve açıklamalı olarak anlatmak istiyorum.
Kariye Camii
Kariye Müzesi, müze olduğu dönemde İstanbul’da en çok gittiğim müze idi. Ayasofya Müzesi’nin camiye dönüştürüldüğü dönemde Kariye Müzesi de camiye dönüştürüldü. Ancak 2022’de restorasyon gerekçesi ile ziyarete kapatıldı.
Kariye Müzesi, Edirnekapı’dan kolayca yürüyerek ulaşabileceğiniz bir noktada. İçindeki mozaikler göz kamaştırıcı. Müze Kart geçerli, kartınız yoksa buradan alabilirsiniz.
- Kariye Müzesi’nin arka caddesinden haliç manzarası görebişeceğiniz bir park var, arka tarafı dolaşıp manzaraya mutlaka bir göz atın.
- Eğer öğle yemeği saatine denk gelirseniz Kariye Müzesi’nin hemen yanındaki Asitane restoranda Osmanlı mutfağından örnekleri deneyebilirsiniz. Burası da geçiçi olarak kapalı görünüyor, gitmeden önce bilgi almakta fayda var.
- Kariye Müzesi’ne gelirseniz, Asitane restoranı geçince dik yokuşlu bir sokak var, adı Kariye Bostanı Sokak. Sokaktaki renkli, ahşap Osmanlı evlerini görmek ve fotoğraf molası için mutlaka uğrayın.
Tekfur Sarayı
Edirnekapı’da görülecek yerlerden biri de Tekfur Sarayı, Roma saray mimarisinin İstanbul’daki tek örneği 3 katlı bu saraya gittiğimde restorasyon vardı görememiştim, siz gezip gördüyseniz notlarınızı yorum olarak yazarsanız çok sevinirim.
Fethiye Müzesi – Fethiye Kilisesi
Fethiye Müzesi, eskiden kilise olan bina şu an camii olarak kullanılıyor ve küçük bir bölümü müze haline getirilmiş durumda. Müze tarafına geçince kilise mozaiklerinin üzerine örülmüş duvarları görmek can yakıyor. Giriş 5 TL, Müze Kart geçerli.
Moğolların Meryemi Kilisesi – Kanlı Meryem Kilisesi
Romalı Meryem’i Moğol Hanedanı’na gelin olarak göndermişler, o da Moğolistan’da Hristiyanlığı yayma çalışmaları yapmış, kocası ölünce de geri dönmüş ve Moğolların Meryemi olarak anılmaya başlanmış. Bu kilisenin bulunduğu yerde manastır şeklinde ek binaları varmış ama bu güne sadece kilise ulaşmış. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettikten sonra bu kilisenin camiye dönüştürülmemesi için fetva vermiş, kilisenin içinde fetvayı görebilirsiniz.
Kilise 16:00’ya kadar ziyarete açık, gittiğinizde kapısını çalarsanız görevliler açacaktır. İçeride fotoğraf çekmek yasak. Bahçesinden Fener Rum Lisesi’nin çok güzel açılarını görebilirsiniz.
Yuvakimyon Rum Kız Lisesi
Yuvakimyon Rum Kız Lisesi, şu an hizmet vermeyen, terk edilmiş bir kız lisesi. Hizmet verdiği dönemde eğitim seviyesi çok yüksek olduğundan Rum cemaati kızlarını bu okula yazdırmak için yarışırmış. Hatta çevre evlerde yaşayanlar burada okuyan kız öğrencileri misafir edermiş. Ancak cemaat azalınca burası 1987’de son mezunlarını vermiş, 1988’de kapanmış. Kalan öğrenciler Fener Rum Lisesi’ne devredilmiş.
Okulun bekçisi orada ve önceden haber vermek kaydıyla okula girmenize yardımcı oluyor. Burası fotoğraf çekmeyi sevenler için bir hazine. Üst kattan ve arka bahçeden harika bir Haliç manzarası var. Okul şu an sergiler veya fotoğraf çekimleri için kullanılıyor.
Fener Rum Lisesi
Balat denince akla ilk gelen yerlerden biri harika kızıl binası ile Fener Rum Lisesi. İlk kez gören herkes burayı kilise veya Fener Rum Patrikhanesi sanıyor ama değil. Burası önce erkek lisesi olarak yapılmış ancak cemaat azalınca kız erkek karışık halde ortaokul ve lise hizmeti verilmeye başlanmış. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u fethinden sonra, Rumlara okulu kullanma hakkı vermiş. Kızıl taşları Marsilya’dan gelen okul 560 yıldır eğitim kurumu olarak hizmet veriyor.
Şu an içeriye girip gezmek serbest değil, okul olarak hizmet vermeye devam ediyor. Belki hafta içi gidilirse ve biraz şirinlikle bahçeye girme şansınız olabilir. Her yıl Noel kermesi düzenleniyor ve o günlerde okul ziyarete açılıyor ancak 2022’deki kermeste izdiham oldu, gitmek isterseniz bunu dikkate alın.
Dar bir sokağa bakan lisenin en güzel fotoğraflarından biri vapurdan çekilebiliyor. Aksi halde sokaktan fotoğraf çekmek isterseniz, geniş açılı bir fotoğraf makinası lensi bulundurmak lazım. Okulun bir üst sokağındaki camiinin avlusundan da çok güzel açılar yakalanabiliyordu, ancak cami bahçesinin duvarları yükseltilmiş ve yeşil bez gerilerek maalesef fotoğraf çekimi için girilmesi önlenmiş durumda.
Size bir de tüyo vereyim. Fener iskelesinden Kadıköy ve Üsküdar’a giden vapurlar geçiyor. Birkaç durak önce veya Fener iskelesinden vapura binerseniz, vapurdan hem lisenin hem de Fener & Balat bölgesinin harika fotoğraflarını çekebilirsiniz.
Fener & Balat Instagramlık Fotoğraf Sokakları
Rum Ortodoks Patrikhanesinden başlayan ve Balat’a doğru devam eden Vodina ve Yıldırım caddeleri yeni jenerasyon kahvecileri, konsept kafeleri, renkli sokakları ile tam bir fotoğraf dekoru. Bol bol instagramlık fotoğraf çekebilirsiniz.
Asıl Fener & Balat görüntüsü olan renkli Rum evleri için ise Kiremit Caddesi ve Merdivenli Yokuş’a gitmelisiniz. Diğer fotoğraf çekenlerden ve araçlardan fırsat bulursanız harika fotoğraflar çekebilirsiniz.
Hafta sonu öğleden sonra giderseniz çok kabalık oluyor bu sokaklar, bu nedenle amacınız fotoğraf çekmek ise önerim sabah erken saatlerde gitmeniz olur. Bu sokakları gezerken binaların üstündeki kabartmalara, işlemelere dikkat edin. Mesela Yahudi evlerinde Davut yıldızı işlemesi görürsünüz, veya bir denizcinin evinde gemi işlemeleri görebilirsiniz. Bir başka not ise, Yahudi evleri sade iken Rum evlerinin daha süslü olmasından orada yaşayanların kimler olduğunu tahmin edebilirsiniz.
Agora Meyhanesi
Şarkılara konu olan meşhur Agora Meyhanesi’nin Balat’ta olduğunu biliyor muydunuz? Balat’ta iki tane Agora meyhanesi var; biri gerçekten şarkılara konu olan ve ismi Agora 1890 olan, diğeri ise ismi kullanan ve Balat Agora Meyhanesi adını kullanan meyhane. Bu iki mekan isim kavgasına tutuşmuş ama sanırım isimlerine 1890 ve Balat ekleyerek çözümü bulmuşlar.
Agora 1890 olan meyhaneye birkaç kez gittim, mezeleri çok çeşitli ve lezzetli. Süryani şarabı bulabilirsiniz. Burası ilk kurulduğunda adı Marmara Şaraphanesi imiş ve İstanbul’un en iyi şarap evleri arasında sayılıyormuş. Listede yer alan diğer şarap evleri; Victor Levi ve Pano şarap evleri.
Agora 1890 yani tarihi olan meyhane şarkılara konu olmuş, pek çok Türk filminde kullanılmış olan bir yer. Burada gündüz yemek yemek isterseniz daha sakin oluyor ancak akşam gitmeyi düşünüyorsanız önceden arayıp rezervasyon yaptırmanız iyi olur.
Agora Meyhanesi Telefonu: 0 546 631 21 30
Sevda Gazozcusu
Agora Meyhanesi’nin hemen yanında bulunan Sevda Gazozcusu, Türkiye’de bulunan yerel gazozları alabileceğiniz bir gazozcu. Benim son gidişimde kapalı idi ama daha önce açık halini de yakalamıştım. Aynı sokakta gazozcunun karşı sırasında bir de şekerlemeci var, Balat fotoğraf ve videolarında sık sık gördüğünüze eminim.
Fener Rum Ortodoks Patrikhanesi
Ortodoks Rumlar için çok önemli bir yere sahip Patrikhane Fener semtinin hemen girişinde yer alıyor. Patriklik binası içinde Aya Yorgi Kilisesi, kütüphane, kule, kutsal yağ odası, Yeni Patriklik Konutu (ofisi), ek binalar ve Patrik V. Grigorios kapısı bulunuyor.
Bahçesine ve Aya Yorgi Kilisesi’ne ziyaret için girebiliyorsunuz. Pazar günleri ayin saatine denk gelirseniz, katılabilirsiniz. Özel günlerdeki özel ayinlerde çok kabalık olduğunu hatırlatmış olayım. Buraya dünyanın farklı yerlerinden hem Rum hem de Rus Ortodokslar ziyarete geliyor.
Aya Yorgi Kilisesi içinde kutsal emanetler bulunması burayı ortodokslar için daha özel kılıyor. En önemli emanet; Hz.İsa’nın gerildiği çarmıhtan bir parça.
Maraşlı İlköğretim Okulu
Patrikhane girişinden Cibali yönüne doğru ilerlerseniz, ilginç mimarisi ile Maraşlı İlköğretim Okulu sizi karşılayacak. Sütunlu ön yüzü ile bu ara sokakta bu binanın ne işi var dedirtecek cinsten. 2023 yılı Ocak ayında Fener’e gittiğimde okulun restorasyana alındığını gördüm, umarım mimari yapısı korunur.
Sveti Stefan Kilisesi, Bulgar Kilisesi veya Demir Kilise
Dünyanın en büyük prefabrik demir kilisesi, Demir Kilise, Bulgar Kilisesi veya Sveti Stefan Kilisesi olarak anılan kilise, tamamı demirden Viyana’da yapılarak Tuna Nehri üzerinden İstanbul’a taşınmış ve bugün bulunduğu bölgeye taşınmış. Bulgar kilisesine bağlı olan kilise, İstanbul’da yeniden kurulduktan sonra 2 sene ikonaların bulunduğu duvarın (ikonastas) hazırlanması beklenmiş ve ondan sonra 1859 yılında ziyarete açılmış.
Uzun süren restorasyondan sonra 2018 yılından itibaren tekrar ziyarete açıldı.
Kilisenin bodrum katına inerek kiliseyi Haliç’e sabitlemek için kullanılan mekanizmayı görebilirsiniz. Ayrıca bodrum katı sergilere de ev sahipliği yapıyor. Üst kattan ise kilisenin harika bir görüntüsü var. Özellikle güneşli bir günde üst kata çıkarsanız, vitrayların renk oyunlarına şahit olacaksınız, mutlaka üst kata çıkın.
Aya Nikola Rum Ortodoks Kilisesi
Ayakapı’da bulunan Aya Nikola Kilisesi 1838 yılında yapılmış. Kilise, denizcilerin azizi olan Aziz Nikola’ya adanmış. Aziz Nikola’ya adanmış olan kiliselerde mutlaka bir gemi figürü bulunur, burada da gemi şeklinde bir avize bulunuyor.
Kilise normalde cemaati dışında ziyarete kapalı, ben Antonina Turizm’in 6 Ocak’taki Haç Atma Töreni Turu’na katılmıştım, rehberimiz kiliseyi açtırdığı için ziyaret edebildik.
Balat Oyuncak Müzesi
Aya Nikola Kilisesi’nin hemen yanında bir oyuncak müzesi bulunuyor. Ben ziyaret etmedim ama programınıza almak isterseniz diye bu listeye ekledim.
Oyuncak Müzeleri ilginizi çekiyorsa; Göztepe’de bulunan İstanbul Oyuncak Müzesi yazıma göz atabilirsiniz.
Ayakapı Sur Kapısı
Ayakapı Sur Kapısı, İstanbul Surları’nda hala ayakta kalan nadir kapılardan biri olması nedeniyle önemli. Kapının bir yanında cumhuriyetin ilk yıllarında yapılmış olan bir çeşme diğer yanında ise bir türbe bulunuyor.
Kapıdan önce sahilde bulunan pembe renkli bina ise Osmanlı döneminde yeniçeri karakolu imiş, şu an kafe olarak hizmet veriyor. Diğer yanda ise Ayakapı Hamamı bulunuyor ancak maalesef kaderine terk edilmiş, hatta şu an satılık.
Gül Camii
Doğu Roma döneminde kilise olarak inşa edilmiş olan ibadethane Aya Theodosia’ya adanmış. Kilise, Osmanlı döneminde 1499 yılında camiye dönüştürülmüş ve Gül Camii adını almış. Ancak bina tüm kilise özelliklerini taşıyor, haç şeklinde inşa edilmiş, iç mekanda Davut yıldızı boyalamaları bulunuyor. Camii açık olduğu sürece girip ziyaret edebilirsiniz.
Ayakapı Sur Kapısı’ndan Gül Camii’ye yürürken geçeceğiniz Hisarönü Sokağı kalabalık Fener-Balat sokaklarına göre son derece sakin ve renkleri ile onlarla yarışacak güzellikte.
6 Ocak Haç Atma Töreni
6 Ocak tarihi ortodokslar için İsa’nın vaftiz edildiği gün kabul ediliyor, bu nedenle de suların takdis edildiği gün sayılıyor. Her yıl 6 Ocak’ta ortodokslar farklı yerlerde suya haç atma töreni düzenliyor. Ben de 2023 yılı Ocak ayında bu törene Antonina Turizm’in turu ile katılma ve izleme imkanı buldum. Benim katıldığım töreni Rum Ortodoks Partiği Bartelemeos yönetti. Patriğin suya attığı hacı denize atlayan yüzücüler sudan çıkarıyor. Hacı ilk yakalayan ve sudan çıkaran kişi patrik tarafından kutsanıyor. İstanbul’un çok kültürlü yapısının en güzel örneklerinden biri olan Fener- Balat bölgesinde bu deneyimi yaşamak gerçekten çok farklı bir deneyim idi.
Cibali, Fener, Balat rotasında kendinize özel bir rehber eşliğinde gezmek isterseniz, rehberli fener balat turu sitesinden ihtiyaç duyacağınız tüm bilgilere ulaşabilirsiniz.
Fener & Balat Yeme-İçme Önerileri
Fener – Balat rotasında yeme-içme önerilerimin bazılarını yazının içine yerleştirdim, yazıda bahsi geçmeyen yerleri de burada sıralayayım;
- Atölye Kafası: Burası Ayakapı tarafında, yeme-içmeden daha çok etkinlik alanı ama kahvaltı veya bir şeyler içmek için de gidilebilir. Mekanın içi çok keyifli tasarlanmış.
- Evin Pasta & Börek Salonu: Fener’de bulunan fırın anasonlu galetası ile ünlü. Yürürken alıp atıştırmalık güzel oluyor.
- Çikolata Değirmeni: Vodina Caddesi üzerindeki kafenin güzel kahveleri ve tatlı bir dekorasyonu var.
- Asithane: Kariye Camii yanında olan ve Osmanlı saray yemekleri yapan restoran geçici olarak kapalı görünüyor, umarım tekrar açılır.
- Dimitri Cantemir Müze Cafe: Balat’ın en çok fotoğraflanan yerlerinden biri de burası. Yanından çıkan merdivenin olduğu sokak ve kafenin üstüne asılmış olan renkli şemsiyeler nedeniyle çok popüler.
- Fındık Kabuğunda Köfte: Balat bölgesindeki en eski mekanlardan biri burası olabilir. Daha Fener-Balat popüler olmadan bu köfteci popülerdi. Kuru fasülye gibi yemekler de yapıyorlar, ben seviyorum.
- POPSTEL: Popstel’i hangi kategoriye koyacağımı bilemediğim için buraya koydum. Aslında burası otel ancak çatı terasında Fener Rum Lisesi’ni gören bir kafesi var. Son zamanlarda çok popüler olduğu için gitmeden aramakta fayda var, özellikle hafta sonları yer sorunu olabilir.
- Cafe Naftalin: Yıldırım Caddesi’nin en çok fotoğraflanan kafesi burası olabilir.
- Tarihi Fener işkembecisi: Yine eski mekanlardan biri. Eğer işkembe seviyorsanız buraya uğramanızı öneririm.
- İBB Haliç Sosyal Tesisleri: Bu bölgede en iyi deniz manzarası İBB’nin sosyal tesislerinde var. Fiyatlar ve yeme-içme İBB kalitesinde.
- Velvet Cafe: Nostalji sevenlerin ilgisini çekecek bir kafe.Vodina Caddesi’ni kesen sokaklardan birinde yer alıyor.
Bu mekanların hepsi en başta paylaştığım Fener – Balat gezi haritası listesinde yer alıyor.
Hafta sonu bir gününüzü tarihle iç içe eski İstanbul’u yad ederek ve keyifli kafelerde kahvenizi yudumlayarak geçirmek isterseniz Fener-Balat gezi rotası tam size göre!
Yolda Kalın!
2 Yorumlar
Emeğinize sağlık.Harika bir blog olmuş.Keyifle okudum.
Çok güzel bir içerik olmuş, özellikle balat incelemeniz çok hoş. Başarılarınızın devamını dilerim.