Evde geçirdiğimiz günlerde Netflix dizileri kurtarıcımız oldu. Netflix’in Mart 2020 yapımlarından biri olan Unorthodox dizisi kurtarıcılar arasına girdi. Deborah Feldman’ın 2012 tarihli otobiyografisi olan “Unorthodox: The Scandalous Rejection of My Hasidic Roots” kitabından uyarlanmış olan dizi, tek sezon ve 4 bölümden oluşuyor. Unorthodox dizisi izlenmeye değer mi? İzlenecek diziler listemize alalım mı? diye merak edenler için bu yazıyı yazıyorum.
Seyahat temalı 10 Netflix dizisi ve dünya mutfağını tanıtan 10 Netflix programı yazılarım da ilginizi çekebilir.
Unorthodox Dizisi’nin Konusu Nedir?
Amerika’da, Yahudi bir cemaat olan Hasidik cemaatinin içinde yaşayan Esty’nin hikayesini anlatıyor dizi. Muhafazar bir topluluk olan Hasidikler’in gelenekleri doğrultusunda evlenip bir aile kurmak isteyen Esty, evlendikten sonra aslında istediğinin bu olmadığını farkediyor ve daha önce cemaatten kaçmış olan annesinin yanına Berlin’e kaçıyor. Kaçış hikayesi, annesi ile olan ilişkisi, Berlin’de kendisine yeni bir hayat kurma çabası ve eşinin onu arayışını izliyoruz dizide.
Dizinin senaryosu, Deborah Feldman‘ın gerçek hayat hikayesini anlattığı otobiyografisinden ilham alınarak yeniden yazılmış. Orijinal kitabın ismi Unorthodox: The Scandalous Rejection of My Hasidic Roots”. 2012 tarihli kitap ilk yayınlandığında İsrail’de yasaklanmış, Amerika’da ise New York Times’in ise çok satanlar listesine girmiş.
Unorthodox dizisi Mart 2020’de yayına girmiş olmasına rağmen “Netflix Türkiye Top 10” listesine de girmeyi başardı. Dizinin başrolünde 1995 doğumlu İsrailli oyuncu Shira Haas yer alıyor. Oyuncu olarak çok başarılı bir performans sergilese de dizideki anne ve babası ile fiziksel olarak biraz daha benzerlik gösteren birinin seçilmemiş olması beni biraz rahatsız etti. Dizide gördüğümüz kadarıyla; annesi, babası, halası ve hatta babaannesi uzun boylu ve siyah saçlı olan birinin ufacık tefecik ve açık kumral olması gerçeklikten uzaklaştırıyor insanı.
Unorthodox dizisi, 50-55 dakikadan oluşan 4 bölümden oluşuyor. Hikaye çok sürükleyici olduğu için bir solukta izleniyor dizi. Ancak birkaç bölüm daha eklenip hikayedeki bazı yerleri biraz daha derinleştirseler çok daha etkileyici bir iş çıkabilirdi ortaya. Berlin’e gidip hemen konservatuvar öğrencileri ile tanışması ve hiç sorgulamadan öğrencilerin onu gruplarına almaları, yatacak yeri yokken alışveriş yapıp üstünü değiştirecek yer bulması, konservatuvardaki hocanın Esty’nin performansını hiç dinlemeden seçmelere girmesini sağlaması gibi “bütün dünya Esty’ye yardımcı oluyor” mesajları beni gerçeklikten koparan diğer noktalar oldu. Bir de son sahnenin biraz daha etkileyici olmasını beklerdim, çok sönük bir mutlu son olmuş.
Diziyi bu kadar eleştirince beğenmediğim zannedilmesin. Muhafazakar bir tarikatın bütün ritüellerinin gözler önüne serilmesi ve bu kadar net şekilde eleştirilebilmiş olması bence büyük bir başarı örneği. Hikaye çok akıcı ve ilginç olduğu için sizi içine alıyor ve bir solukta izleniyor gerçekten. Aynı cemaatten ayrılan 3 kişinin hikayesinin hayatlarının nasıl şekillendiğinin anlatılış şekli de çok başarılı. Kitap uyarlaması olduğunu öğrenince kitabı okusam kesinlikle daha fazla etkilenirdim demeden edemedim. Kitabın Türkçe baskısı yok, belki dizinin başarısı sayesinde yayın evleri bu konuya el atar.
Hasidik Yahudileri anlatan, yine Netflix yapımı “One of Us” belgeselini de izleme listenize ekleyebilirsiniz. Ayrıca “Making Unorthodox” adında bu diziyi nasıl çektiklerine dair kısa bir belgesel de var.
Hasidik Yahudilik
Diziyi izleyince Yahudi tarikatlarından biri olan Hasidik Yahudilik konusuna merak salacağınızı garanti ediyorum. Esty’nin düğünü ve düğün öncesi, sonrasındaki ritüeller, Paskalya sofrasında geçen sahneler nedeniyle Paskalya inanışları, farklı kıyafetleri merak uyandırıyor. Yahudi düğünleri ve ilginç Yahudi kıyafetleri konusunda çok sevdiğim arkadaşım Şükran’ın blogunda detaylı bir yazısı var, isimleriyle birlikte her bir kıyafetin anlam ve önemini de anlatmış, mutlaka göz atın.
Hasid, İbranice’de dindar ve sadık anlamına geliyor. 18. yüzyılda Polonya ve çevresinde ortaya çıkan cemaat üyeleri kendilerini “gerçek Yahudi” olarak görüyor ve diğer Yahudileri dinden/özden sapmış olarak görüyor. İkinci Dünya savaşında katledilen Yahudilerin büyük çoğunluğunu Hasidikler oluşturuyor. Kendilerine özgü kural ve ritüelleri ile kendi içlerine kapanmış bir topluluk haline gelerek kendilerini koruma altına almışlar. Dinlerine ve kurallarına sıkı sıkıya bağlı, muhafazar hatta bağnaz şekilde yaşadıklarını belirtmekte fayda var tabii. Hasidik erkekleri yanaklarına düşen 2 lüle saç ve keçe şapkaları sayesinde kolayca ayırt edebilirsiniz.
Hasidik Yahudileri, siyonizm karşıtı olmaları nedeniyle de İsrail ile araları iyi değil. Pek çok konuda İsrail karşıtı protestolar yapmış veya İsrail’e karşı duruş sergilemişlerdir.
Farklı toplulukların hayatlarını merak ediyorsanız bu dizi mutlaka çok ilginizi çekecektir. İzleme listenize mutlaka almanızı öneririm.
Şimdilik evde kalın!