Ucuz uçak bileti bulunca hiç affetmeyen biz, bir boşluğumuza gelip Kopenhag’a ucuz uçak bileti almışız. Boşluğa gelip diyorum çünkü Euro bu kadar artmışken (biz yola çıkarken 5.52 idi) şimdi olsa Kopenhag’a gitme planı yapmazdım. Yakınmayı bir kenara bırakacak olursam, kuzeyin güzel şehri, Danimarka’nın başkenti Kopenhag’a hafta sonu 2 günlük bir gezi planladık. Kopenhag gezi notları ve Kopenhag gezilecek yerler hakkında önerilerimiz, Euro’ya inat yaptığımız Kopenhag gezisi için nasıl ekonomi yaptığımız gibi pek çok sorunun cevabı bu yazıda yer alıyor, haydi başlayalım 🙂
Hazırladığım Kopenhag gezi rehberi oldukça uzun oldu, ilgilendiğiniz kısma aşağıdaki ara başlıklara tıklayarak kolayca ulaşabilirsiniz:
Bu Yazıda Bulacaklarınız
Kopenhag Gezisi Hazırlıkları
Kopenhag’a gitme zamanı yaklaştıkça Euro kuru yükseldi, Kopenhag yani Danimarka’da para birimi Danimarka Kronu olsa da çapraz kurdan her türlü biz Euro artışından etkileniyorduk. Masraflarımızı en aza indirebilmek için masraf kalemlerimize baktık, genel olarak seyahatlerde en yüksek harcama kalemlerimiz; ulaşım, konaklama ve yeme-içme oluyor. Bizde bu 3 kalemi en minimumda tutmanın yollarını bulduk, çok sorulduğu için bu kısmı detaylıca yazıyorum.
Kopenhag’da Ekonomik Konaklama
Öncelikle bir konuya açıklık getirelim; Kopenhag’da ekonomik konaklama diye birşey yok. Bu nedenle en ekonomik konaklama yöntemi olan hostelde konaklama yapmayı tercih ettik. Madem hostelde kalacağız bari en merkezi olan hangisi ise orada kalalım dedik ve Nyhaun bölgesinde yer alan Bedwood Hostel‘i bulduk. Hostelimizin dışarıdan görüntüsü çok güzeldi, merkezi olması harika ve bize çok kolaylık sağladı, yoruldukça dönüp dinlenme şansımız oldu. Ancak gecelik kişi başı 45 euro gibi bir para ödedik ki 2 kişi için 90 euro gecelik konaklama maliyeti hostel için oldukça pahalı… Birkaç arkadaşımız da Down Town Hostel‘de kalmışlar, memnun kalmışlar.
Kopenhag’da Şehir İçi Ulaşım
Kopenhag’a ucuz uçak bileti bulduğumuzu söylemiştim, bu nedenle ulaşımı ucuza getirme yöntemi olarak şehir içi ulaşımı da ucuza getirirsek maliyetlerimizi düşük tutabileceğimizi düşündük. Havaalanından şehir merkezine 24 saat metro var, 4 euro civarında tutuyor kron karşılığı, gidiş-dönüş 8,5 euroya bu konuyu çözmüş olduk. Metro ağı oldukça yaygın şehir içinde gezmek için turistlere özel günlük, iki günlük kartlar da var ama görülecek yerlerin çoğu yürüme mesafesinde olduğundan biz ekstra metro kartı almadık. İkinci gün şehri bisikletle gezmek için 8 saatlik bisiklet kiraladık, ona da 10 euro verdik.
Kopenhag’da Yeme-İçme
Kopenhag’da dışarıda yemeyin, içmeyin 🙂 Ekonomik yemek diye birşey bence yok, sokak yemeği olarak satılan yemekler dahi 90-100 kron civarı, restoranlarda da yemekler o seviyede başlıyor. Peki biz ne yaptık? İstanbul’dan çantamıza; zeytin ezmesi, peynir, sandviç, bisküvi, çerez, çikolata, kahve stoğumuzu yaptık, yanımıza termos ve su şişemizi aldık, Kopenhag’ın BİM marketi sayılabilecek Netto’dan ekmek, içecek, yiyecek takviyelerimizi aldık, böylece neredeyse tüm yemeklerimizi (zaten 2 günlüğüne gittiğimiz için epey kolay oldu) kendimiz hazırladık. Hostelden sıcak suyumuzu doldurup kahvemizi hazırladık, çeşmeden su içildiği için suya da para vermedik 🙂
Kopenhag’da yerliler de çoğunlukla yiyecek ve içeceğini marketten alıp deniz veya kanal kıyısında oturarak karnını doyuruyor veya içki keyfi yapıyor, biz de onlara uyduk. Netto ve zincir marketlerin hepsinde micro dalgada veya tavada ısıtabileceğiniz yemekler, salatalar gibi ekonomik yemek seçenekleri mevcut. İçeceğinizle birlikte kişi başı 50 krona rahatlıkla karnınızı doyurabilirsiniz.
Ayrıca Kopenhag’da street food kültürü oldukça yaygın. Farklı bölgelerde sokak yemekleri yapılan geniş pazar yerine benzer alanlar var. Buralarda içkiden sandviçe, dünya yemeklerinden tatlıya kadar pekçok lezzeti bulabiliyorsunuz. Reffen bölgesi sokak yemekleri yapılan yerler arasında şu aralar en popüleri, biz oraya yetişemedik ama gitmek isterseniz Nyhaun’dan feribot ile ulaşabiliyorsunuz. Oraya kadar gitmek istemem derseniz, Nyhaun’daki bisiklet ve yayalar için yapılmış köprüden Christianshavn bölgesine geçer geçmez köprünün ayağında BroensGadeKokken (The Brigde’s Street Kitchen) yer alıyor.
Danimarka’nın iki önemli markası Carlsberg ve Tuborg’dan bahsetmeden yeme-içmi kısmını geçmek olmaz. Marketlerde 10-12 kron, restoranlardaysa 30-50 kron aralığında bira içebilirsiniz. Carlsberg ve Tuborg dışında pek çok yerel biraları olduğunu da hatırlatmakta fayda var.
Kopenhag Havaalanı’ndan Şehir Merkezine Ulaşım
Kopenhag’a gitmek için uçağımız Cuma akşamı 22:40’ta Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan kalktı. Bu da demek oluyor ki gece yarısından sonra Kopenhag’a varacağız. Kopenhag’ın en güzel özelliklerinden biri havaalanından şehir merkezine 24 saat metro olması. Danimarka ile aramızdaki saat farkının da etkisi ile gece 01:00 gibi Kopenhag’a indik. Havaalanı sakin, pasaport sırası az idi hızlıca havaalanından çıkabildik böylece. Metro biletlerini kredi kartı ile havaalanındaki kiosklardan satın aldık, Kiosklarda İngilizce dil seçimi var, kolayca bileti aldık böylece.
Metro bileti tek yön için kişi başı 32 kron, yani 4 eurodan azıcık fazla.
Kopenhag Hostel Deneyimi
Hostelimiz Bedwood, Nyhaun bölgesinde yani şehrin tam göbeğinde ve gece hayatının da hareketli olduğu bölgede olduğu için indiğimizde hala sokaklar hareketli idi. Alkolün etkisi ile sallanan bedenler arasından hostelimize ulaşıp hızlıca odamıza yerleştik. Odamız 10 kişilik yatakhane tipi bir oda idi, bunu biliyorduk elbette. Ancak bilmediğimiz kısım odamızda senfoni orkestrası gibi horlayan arkadaşların olması idi. Normalde her şartta uyuyan ben bu orkestranın sesiyle uzun süre mücadele ettim. Kulaklık, müzik, ne yaptımsa kar etmedi, 02:30 gibi hostele ulaşmamıza rağmen benim uyumam sabah 04:00’ü bulmuştu.
Hostelimizin dış görünüşü ve ortak alanları çok kullanışlı ve güzel olmasına karşın kaldığımız odadaki horlama gürültüsü ve yatakların darlığı nedeniyle yatakhane kısmından mutlu olmadığımı söyleyebilirim.
Hostelimiz Nyhaun bölgesindeki en eski binalardan biri ve ana caddeden bir avluya doğru girişi var, turistlerin binayı görmeye sık sık geldiğini söylemekte de fayda var. Siz de Kopenhag’a giderseniz Nyhaun 63 nolu avluya mutlaka girip bir bakın.
Kopenhag Gezilecek Yerler
Sonunda Kopenhag keşfimiz başlıyor. Uykusuzluk biraz vursa da sabah 09:30 gibi sokaklardayız, henüz şehirde hareketlilik başlamamış. Kopenhag gezilecek yerler listemiz uzun, zamanımız kısa.
Nyhaun
İlk durağımız zaten üzerinde olduğumuz Nyhaun! Nyhaun, yeni liman demek. Burası ince uzun bir kanal, bir zamanlar şehrin ticareti burada dönüyormuş, şimdi ise kanal turu botları ile dolu 🙂
Denizci barınaklarından, depolara, genel evlerden barlara kadar herşey denizciler için yapılmış zamanında. Şimdi ise şehrin en hareketli ve en turistik yeri. Burası fotoğraf çekmek, birşeyler yiyip içmek için şehrin en güzel yeri. İllaki kanal kıyısındaki restoranlara oturmanız gerekmiyor, yiyecek içeceğinizi alıp kanal kıyısına oturabilirsiniz çoğu insan öyle yapıyor.
Hans Christian Andersen’in Masal Evi
Nyhaun kıyısında yan yana iki kırmızı ev görecekseniz, bu evlerden biri Hans Christian Andersen’in Masal Evi. Çocukken keyifle okuduğumuz Andersen Masalları’nın yazarının masallarının canlandırıldığı evi 40 kron karşılığında ziyaret edebilirsiniz.
Kraliyet Tiyatrosu (Royal Danish Theater)
Nyhaun’da kanalın ters yönüne doğru ilerlediğinizde geniş bir meydana çıkıyorsunuz. Meydan biz gittiğimizde metro çalışması nedeniye kapalı idi. Meydanın bir köşesinde ihtişamlı, dışında heykeller olan bir bina göreceksiniz, burası bir tiyatro binası. Avrupa’da tiyatro binaları kendi başına birer sanat eseri gibidir, Kopenhag da bizi bu anlamda şaşırtmadı. Bu meydanın bir köşesi meşhur alışveriş caddesi Ströget’e çıkıyor ama biz şimdilik o yöne değil, kalenin olduğu diğer yöne doğru gezimize devam ediyoruz.
Bu meydanın adı Kongens Nytorv, aynı zamanda havaalanından şehir merkezine ulaşmak için inmeniz gereken Kongens Nytorv metro durağına da ev sahipliği yapıyor.
Alexander Nevksy Kilisesi
Kongens Meydanından Amalienborg Sarayı’na doğru ilerlerken solda soğan kubbeli bir kilise göreceksiniz. Burası Rus Çarı ile evlenen Danimarka prensesinin desteğiyle Alexander Nevsky adına yaptırılmış bir Rus Ortodoks Kilisesi, tipik bir Rus mimarisi.
Amalienborg Sarayı
Amelienborg Sarayı kraliyet varlıklarını görmek isteyenler için uygun bir ziyaret noktası olabilir. Biz iki günde müze, saray gezmeye vakit ayırmadığımız için içeriye girmedik. Burası halen saray olarak kullanılıyor aynı zamanda müzesi de var. Her gün 12:00’de nöbetçi değişim töreni var sarayın önünde. Bu nöbet değişimleri benim pek ilgimi çekmiyor ama herkes görmek için geliyor.
Biz tesadüfen o saatlerde sarayın önüne gelmiştik ve acayip bir kalabalık vardı, bir gariplik olduğunu düşünüp oradaki Danimarkalılardan birine sorunca kralın 50.doğum günü olduğunu ve halkı selamlayacağı için burada toplandıklarını öğrendim. Doğum günü hafta boyunca farklı aktivitelerle kutlanmış, biz de tam doğum gününün olduğu güne denk gelmişiz.
Mermer Kilise
Amalienborg Sarayı’na bakan bu kilise şehrin en etkileyici kiliselerinden biri. Büyük mermer bloklardan oluştuğu için Mermer Kilise (Marble Church) adını almış, aslında adı Frederiks Church. Giriş ücreti 25 kron olunca girmedik. Artık çok özellikli olmadıkça kiliseler veya ibadethanelere girmiyorum, hele ki giriş ücretli ise hiç girmiyorum 🙂
Burada evlenmek Danimarkalılar için oldukça prestijli imiş, bu nedenle gittiğinizde düğüne denk gelebilirsiniz. Biz kralın doğum günü etkinlikleri nedeniyle denk gelemedik. Kilisenin kubbesine de çıkılabiliyor, yukarıdan Kopenhag manzarası izleyebilirsiniz. Ancak Kopenhag manzarası için daha iyi önerilerim var, okumaya devam edin 🙂
Amalie Bahçesi
Mermer Kilise ve Amalienborg Sarayı’nı geçip kanala doğru yönelirseniz Amalie Garden adındaki saray bahçesine ulaşacaksınız. Kanal kıyısında oturup dinlenmek için çok güzel küçük bir bahçe, saray bahçesi deyince aklınıza devasa bir yer gelmesin.
Kastellet, Kopenhag Kalesi
Kopenhag’da en sevdiğim yerlerden biri bu Kastellet yani Kopenhag Kalesi oldu. Yukarıdan bakılınca beşgen bir yıldız şeklinde görünen kalenin iki kat iç suru, dolayısıyla çevresinde iki kat su havuzları var. Zaten yeşil olan bir şehirde bir de sularla çevrili bir kale yaparsanız masallardan fırlamış bir kale görüntüsü ortaya çıkıyormuş. Kaleye yaklaşırken yol üstündeki St. Alban Kilisesi, içerideki yeldeğirmeni, kırmızı askeri binaları, suda yüzen balıkçıl, kuğu ve ördekleriyle tam bir masal kalesi… Burada kahve molası verip çimlerde biraz yayılmaktan kendimizi alıkoyamadık. Beşgen yıldız şeklindeki yapının 2 kapısı var, kapıdan girince başka bir çağa geçiş yapıyorsunuz.
Kalenin içinde de küçük bir kilise var ve Mermer Kilise’de göremediğimiz düğünü burada yakalıyoruz. Askeri kıyafetler içindeki damat ve aile fertleri ile masalın devamını da burada yaşıyoruz.
Küçük Denizkızı
Kopenhag’ın simgesi Küçük Denizkızı (Little Mermaid) sanırım buradaki en ilginç olmayan şey. Andersen’in Küçük Denizkızı masalından esinlenilerek inşa edilmiş küçük bronz bir denizkızı heykeli, sular yükselince su içinde kalıyor, çekilince üstüne oturduğu kayayla birlikte suyun dışında kalıyormuş, biz dışarıda olduğu zamana denk geldik. Uzakdoğulu turist akınına uğramış denizkızının yanında fazla vakit kaybetmeden gezimize devam ettik.
Gitmişken tabii ki görmek gerek ama fazla da beklentiye girmemenizi öneririm 🙂
Stroget Caddesi
Kopenhag’ın en hareketli, alışveriş ve yeme-içme caddesi burası. Eski Danimarka evleri ile süslenmiş bu caddeyi kesen bütün sokaklar da görmeye değer. Kongens Meydanı’ndan başlayan cadde Belediye binasına (Town Hall) kadar devam ediyor. Cadde üzerinde Guiness Rekorlar Müzesi’nden Lego mağazasına, küçük meydanlarda müzik yapan gruplardan dönercilere kadar herşey var.
Tivoli
Belediye Binası’nı geçtikten sonra da Kopenhag’ın içindeki büyük bir lunaparka ulaşıyorsunuz, burası Tivoli. Büyükler için oyun parkı diye düşünebilirsiniz. Giriş ücreti 110 kron idi yanılmıyorsam, Kopenhag’da birkaç günümüz daha olsa belki girebilirdik.
Stroget ve çevre sokaklarda dolandıktan sonra kralın doğum günü şerefine yapacağı geçit töreni için yeniden Kongens Meydanı’ndayız. Bir bando takımı, gazilerden oluşan bir karşılama ekibi, birkaç polis ve askerden başka turist ve yerli halk kalabalığı var. Kral mütevazi bir şekilde halkı selamladı.
Geçit töreninden sonra kendimizi kanal kıyısında sakin bir yere atıp biraz dinlenmek istedik. Play House’ın önündeki basamaklara Danimarkalılar gibi oturup manzaranın tadını çıkardık.
Kanalda karşılıklı yapılmış iki bina Play House ve Opera House bence mimari olarak Kopenhag ile uyumsuz, kanaldan birbirlerini izleyen iki çirkin bina. Tiyatro binası gibi mimari dokuya uyan bir opera binası Kopenhag’a çok daha fazla yakışırdı.
İlk günü böylece bitirdik. Zaten uykusuz olduğumuzdan bir an önce yatıp dinlenmek istedik, önümüzde bir koca gün daha vardı. Bu arada fotoğrafların çekildiği saatler akşam 22:00 civarı, kuzeye yaklaştıkça günler uzadığı için gün ışığından maksimumda faydalanma şansımız oldu.
Kopenhag’da Bisiklet Kiralama
İkinci günümüze bisiklet kiralayarak başladık. Kaldığımız hostelden bisikletlerimizi kiraladık ve 8 saat için 80 kron ödedik, yani yaklaşık 10 euro. Bisikletlerimiz oldukça güzel kırmızı, benimki sepetli, eşiminki sepetsiz iki tatliş bisiklet 🙂 Kopenhag bisiklet kullanmak için ideal şehirlerden biri çünkü şehir dümdüz, bütün şehirde bisiklet yolları işaretlenmiş, herkes bisikletlere karşı saygılı ve dikkatli. Durum böyle olunca bisiklet kullanmak da son derece keyifli. Bisiklet kiralamak Kopenhag içinde gezerken bize hız kazandırdı tabii, ancak biz hız yerine hazır altımızda bisikletler varken her sokağa girip çıkma fırsatı olarak bu durumu değerlendirdik 🙂
Oster Voldgade Caddesi ve Denizci Lojmanları
Oster Voldgade caddesinin altında kalan ve sonu “gade” ile biten bir sokaklar serisi görecekseniz Kopenhag haritası üzerinde. İşte o sokaklarde sarı boyalı, kırmızı panjurlu, iki katlı, bir örnek evler var. Bu evler eskiden denizci lojmanları olarak yapılmış. Şimdi ise renkli görüntüleri ile fotoğraf çekmek için harika bir mahalle olmuş. Tabii mahallenin sakinleri hala içinde yaşıyor, bu nedenle saygılı davranmakta fayda var.
Rosenborg Kalesi ve Kraliyet Bahçesi
Kopenhag’da bolca saray ve kale var. Hepsini gezmek bile günlerinizi alabilir. Rosenborg Kalesi şehrin göbeğinde küçük bir şatoyu andıran, önünde devasa bir bahçesi olan bir kale. Bahçesinde ördekler, çeşit çeşit ağaç ve çiçekler, spor yapanlar, oyun oynayanlarla capcanlı bir yer burası. Kale binasına giriş ücretli idi ancak biz girmedik, ücretini de not etmeyi unutmuşum ama eminim internette vardır 🙂
Kopenhag Botanik Bahçesi
Bir bahçeden çıkıp diğerine, bu kez Botanik Bahçesi’ne gittik. Dünyanın heryerinden bitkilerin sergilendiği kocaman bir bahçe burası ve girişi ücretsiz. Buranın bahçesinde de piknik yapanlar, spor yapanlar, güneşlenenlerle yaşayan bir yer yapmışlar. Şehrin içinde nefes almak için harika bir bahçe.
Round Tower
Bahçede epeyce vakit geçirmişiz, yeniden bisikletlerimize atlayıp Pilestrade caddesine devam ediyoruz. Hedefimiz Round Tower, 17.yüzyılda gözlem kulesi olarak inşa edilmiş bu kule Avrupa’daki hala kullanılan en eski gözlem kulesi olma özelliğini taşıyor. 268,5 metre yükseklikteki kuleye çıkmak için merdiven kullanmıyorsunuz, döne döne bir rampadan tırmanıyorsunuz. Kule çıkışı iyi ışık yakalarsanız oldukça güzel fotoğraf kareleri yakalayabileceğiniz bir yer.
Kulenin tepesinde ise Kopenhag manzarası sizi bekliyor, Kopenhag manzarası izleyebileceğiniz kulelerden biri burası.
Kuleye çıkış 25 kron; Pazartesi, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar günleri 10:00-18:00 arası, Salı ve Çarşamba günleri ise 10:00-21:00 arası ziyaret edilebilir.
Christiansborg Sarayı ve Adası
Bir saray daha karşınızdayız 🙂 Burası sarayın olduğu bir adacık, bu adacık üzerinde Eski Borsa Binası, Kütüphane, Danimarka Yahudi Müzesi ve Kraliyet binaları yer alıyor. Kongernes Lapidarium olarak geçen bina dışındaki sarmaşıkları ile çok güzel bir bina atlamayın sakın 🙂
Christians Havn Bölgesi
Bir sonraki durağımız Christiana Bölgesini de içine alan Christians Havn. Burası Nyhaun’un karşı kıyısı, Overgaden Oven Vandet limanı ile eskiden Nyhaun’a yanaşan teknelere ev sahipliği yapmaya başlamış bir bölge. Meşhur Savior Kulesi de bu bölge içinde.
Savior Kulesi
Kule dışından döne döne çıkılan Savior Kulesi ve Kilisesi yine bu bölgede yer alıyor. Kuleye çıkış var, 400 basamak çıkışın 150 basamağını dışarıdan tırmanıyorsunuz, yükseklik korkusu olanlar için zor olabilir. Kopenhag manzarası izlenebilecek diğer kule de burası. Mermer Kilise, Round Tower ve Savior Kuleleri şehir manzarası için tercih edebileceğiniz farklı noktalar.
Christiana Bölgesi
Christiana, Kopenhag deyince ilk akla gelen yerlerden biri. Burası eskiden askeri bölge imiş, askerler terk edince bir grup bu bölgeyi işgal etmiş ve kendi özerkliklerini ilan etmişler. Burada uyuşturucu (hafif uyuşturular) alım, satım ve kullanımı serbest. Eskiden polis giremezmiş, içeride fotoğraf çekilmesi yasakmış ancak şu an eski katı kurallar kalmamış, biz aleni bir şekilde fotoğraf ve video çektik, kimse ne yapıyorsunuz demedi. Tam biz çıkarken de polis bölgeye denetime geldi. Özerk bölge statüsü devam ediyor, biz gittiğimizde konser vardı herkes çılgınca eğleniyordu, etrafı saran keskin ot kokusu da cabası 🙂
Christiana Bölgesi’ni özellikle sona bırakmıştık, kapanışı zirvede yapalım diye 🙂
Instagramlık Kopenhag Sokakları
Kopenhag genel olarak estetik sokaklarla dolu olsa da bazı sokaklar diğerlerinden biraz daha güzel 🙂 Siz bizim gibi bisikletle sokak sokak gezme fırsatı bulamayabilirsiniz, bu yüzden hızlı bir liste yapayım istedim.
- Stroget: burası zaten Kopenhag’ın en hareketli alışveriş caddesi demiştik, yine de estetik olarak çok güzel.
- Pilestrade: Burası da Stroget’in alternatifi olan cadde, Round Tower da bu cadde üzerinde.
- Pistolstrade: Bu sokağın içinde çok eski birkaç tane renkli bina var, onların önünde de bir restoran.
- Magstrade: Stroget’i kesen başka bir sokak daha. Burası bizim Karaköy’e daha yakın bir bölge, kafe ve barların yoğun olduğu.
- Overgaden Oven Vandet: yukarıda buradan bahsetmiştim, burası da yatlarla dolu keyifli bir liman.
Kopenhag’dan Ne Alınır?
Kopenhag’dan ne alınır diye sorarsanız, ben hiçbir şey almadım 🙂 Ama illaki almak isterseniz Troll oyuncaklar, seramik veya yünden yapılan hediyelik eşyalar ve amberden yapılmış mücevher ve takılar hediyelik almak isteyenler için seçenekler.
Flying Tiger
Kopenhag’da genel olarak fiyatlar yüksek ama bir istinası var, Flying Tiger isimli bir mağaza zinciri. Burayı bizdeki bir milyoncular gibi düşünebilirsiniz ama ülke Danimarka olunca içerideki ürünler çoğunlukla tasarım ürünleri. Hem zevkli ürünler hem de ekonomik.
Netto
Kopenhag aşağıdaki sarı logoyu gördüyseniz kaçırmayın girin 🙂 Burası bizdeki BİM’e karşılık gelebilecek bir market zinciri. Fiyatlar oldukça iyi ve 7-23 hizmet veriyorlar.
Torvehallerne
Burası planımızda olmasına rağmen uğramadan geçmişiz 🙂 Farkettiğimizde epey uzaklamıştık, geri dönmedik. Burası kapalı bir pazar yeri, içinde hem yemek hem de manav, hem kasap gibi pek çok alternatif bulacağınız bir yer. Vaktiniz olursa uğrayın, biz kaçırdık.
Kopenhag’da Para Bozdurma
Kopenhag’da para bozdurmak için Stroget ve çevresinde döviz büroları göreceksiniz bol bol. Nyhaun bölgesinde ise hiç döviz bürosu yok, ona göre hazırlıklı olmanızda fayda var. Döviz büroları %4 komisyon alıyorlar. Böylece bozdurduğunuz paranın %4’ü pul oluyor, aklınızda olsun. Biz hafta sonu gittiğimiz için bankadan döviz bozdurma şansımız olmadı, bankalar komisyon almıyor olabilir, deneyimlen varsa yazıya yorum olarak eklerse harika olur.
Kopenhag Gezisi Kaça Mal Oldu?
Hafta sonu iki günlük yaptığımız Euro’ya inat Kopenhag seyahatimiz kişi başı herşey dahil 244€ tuttu. Detaylarına bakalım mı?
- Uçak biletimizi alalı aylar olmuştu, o zaman için 450TL idi, bütün hesaplarım 5,49 euro kuru ile yapıldı yani 82€ uçak bileti,
- 2 gece kaldığımız hostel için kişi başı ödediğimiz rakam 95€ idi, Kopenhag’da konaklama pahalı vesselam ????
- 8 saatlik bisiklet kiraladık, bir bisikletin ücreti 10€ idi
- Gezmekten yorulunca kanal turu yapalım dedik ve 1 saatlik kanal turu için 11€ (85 kron) vermiş olduk, daha ucuz (50 kron) bir tur da vardı ama sonuncusunu kaçırdık. Tavsiyem; kanal turuna gerek yok ????
- Havaalanına gidiş-geliş kullandığımız tren için kişi başı toplam 8,5€ ödedik.
- Round Tower çıkışına yaklaşık 3€ ödedik (25 kron)
- Geri kalan 34,5€ yemek için harcadığımız rakam, bunun içinde Türkiye’den getirdiğimiz yiyecekler, Kopenhag’dan yaptığımız market alışverişi gibi herşey dahil. Euro karşısında en çok burada avantaj sağladık 🙂
- Çeşme suyu içiliyor, suya para vermedik,
- Hostelde kahvemizi yapıp termosla yanımızda taşıdık, kahveye para vermedik,
- Şehirdeki bütün umumi tuvaletler ücretsiz, ona da para vermedik.
Para birimi olarak Danimarka Kron’u (DKK) kullanıyorlar, kolay anlaşılsın diye Kopenhag gezi maliyetlerini euro cinsinden yazdım.
İki günlük Kopenhag gezimiz dolu dolu, çok renkli ve hareketli geçti. Gitmek isteyenler için zengin bir rehber hazırlamaya çalıştım umarım okuyanların işine yarar 🙂
Seyahatlerimi anlık takip etmek isterseniz instagram hesabıma göz atabilir, videolu içeriklerim için youtube kanalıma abone olabilirsiniz.
Yolda Kalın.
11 Yorumlar
Güzel bir yazı olmuş eğer yolum düşerse bir gün dediklerinize kesinlikle dikkat edeceğim. Teşekkürler..
Yazınızi cok büyük bir keyifle okudum. Onsekiz yıl önce Danimarka da üç yıl yaşadık. Döndükten sonrada birkaç kez gittik. Bizim ikinci vatanimız gibi çok seviyoruz. Ayrıca Nettoya haksızlık yapmayalım???? Bim ayarındaki zincir marketler Aldi dır. Nettodan çok daha ucuzlar.
Sevgiler
Yazıyı beğenmenize çok sevindim, sevgiler
MERHABA,
biz de agustosta oglumla gidiyoruz. işim gereği cok önceden plan yapamadıgım için hep bilet konusunda kazık yiyorum.
acaba ucuz uçak biletini nasıl araştırıyorsunuz ? aylar öncesinden mi bakıyorsunuz mesela ? tiyolarınız var mı 🙂
Ucuz uçak bileti bulma yolları yazım size yardımcı olacaktır.
Keyifli seyahatler
Çok güzel bir yazı olmuş , ileride çok işime yarayacağına eminim ^^
Umarım ileride sizin gibi bir gezgin olabilirim.
Size bol bol gezmeler diliyorum 🙂
Umarım benden çok daha fazla gezer, görürsünüz.
Sevgilerimle
MERHABA..KOPENHAGTAN ORESUND KÖPRÜSÜ VASITASIYLA İSVEÇE GEÇİLİYORMUŞ..BİLGİNİZ VAR MI?İNTERNET KULLANIMI NE TAVSİYE EDERSİNİZ?TEŞEKKÜRLER
Merhaba, ben İsveç’e geçmedim Kopenhag’dan bir yorum yapamayacağım.
Internet için biz paket almadık, wifi oldukça yaygındı, ondan faydalandık.
Çok güzel bir rehber olmuş. Not aldım teşekkürler.
İşinize yaramasına çok sevindim, sevgiler 🙂