Bugüne kadar dünyada pek çok medeniyet kurulmuş ve bunların çoğu zamana yenik düşerek tarihin tozlu sayfalarına karışmıştır. Medeniyetlerden geriye kalan eşyalar, onların yaşam biçimlerini yansıtan eserleri, düşünce şekillerini ifade eden sanat eserleri ve daha niceleri dünyanın dört bir köşesinde yer alan müzelerde sergileniyor.

En Çok Ziyaret Edilen Müzeler

Siz de insanlık tarihinin bu heyecan verici serüvenine yerinde tanıklık etmek için dünyanın en çok ziyaret edilen müzelerini ziyaret edebilirsiniz. Bunların bir kısmına, bulundukları konuma ve neler barındırdıklarına bu içeriğimizde değineceğiz.

Dünyada en çok ziyaret edilen müzelerden birisini ziyaret etmek istediğinizde ucuza uçak bileti satın almak için Enucuzu.com’u tercih edebilir ve seyahatinizi çok daha uyguna getirebilirsiniz.

Dünyada En Çok Ziyaret Edilen Müzeler

  • Louvre Müzesi (The Louvre), Paris, Fransa
  • Vatikan Müzeleri, Vatikan
  • Çin Ulusal Müzesi (National Museum of China), Pekin, Çin
  • British Museum, Londra, Birleşik Krallık
  • Metropolitan Müzesi (Metropolitan Museum of Art), New York, USA
  • Uffizi Galerisi (Galleria degli Uffizi), Floransa, İtalya
  • Ermitaj Müzesi (State Hermitage Museum), Saint Petersburg, Rusya
  • Prado Müzesi (Museo del Prado), Madrid, İspanya
  • Kore Ulusal Müzesi (National Museum of Korea)
  • M+ Müzesi (M+), Hong Kong, Çin

Louvre Müzesi (The Louvre), Paris, Fransa

Louvre Müzesi

Dünyada birçok müze bulunuyor fakat en büyük ve en çok ziyaretçi alan müze denildiğinde akıllara ilk olarak Louvre müzesi geliyor.

Toplamda 554.731 eserin bulunduğu bu müzedeki eserlerin yalnızca 35.000’i sergileniyor. Ayrıca 72,801 km2 gibi devasa alanda bulunuyor ve alan bazında dünyanın en büyük müzesi.

Her yıl ortalama 8 milyon insan, 9000 yıllık medeniyetler tarihine ev sahipliği yapan bu müzeyi ziyarete geliyor. Tarihi yönünden ele alındığında, antik çağlardan günümüz medeniyetlerine dair binlerce eser bulunuyor.

Antik Mısır ve Antik Yunan gibi tarih öncesi medeniyetlerden günümüze kalmış eserler, İslam ve Hristiyanlık tarihine ilişkin önemli unsurlar, sanat akımlarının öncü resimleri ve nicelerini müzede görebilirsiniz.

Kana’da Düğün (Wedding at Cana), Halka Yol Gösteren Özgürlük (Liberty Leading The People) ve tartışmasız en meşhur sanat eserlerinden birisi olan Mona Lisa Louvre’dedir.

Müzede o kadar çok eser vardır ki bazılarının hikayesi daha henüz gün yüzüne çıkmamıştır. Hatta, müzenin en göze çarpan eserlerinden olan “Ters Piramit” hikayesini Dan Brown’un yazmış olduğu Da Vinci Şifresi ile kitlelere duyuruldu.

Öyle ki müzenin bulunduğu bina bile Fransa tarihi için önemli bir yere sahip. 12. yüzyılın şehri içine alan bir kale şeklinde yaptırılmış fakat Paris şehri kalabalıklaşmış ve sınırlar büyütülünce Louvre kraliyet sarayına dönüştürülmüş.

Kraliyet sarayı olduğu dönemde, Fransız sanat okullarının eğitimleri verilmiş ve içerisi estetik eserlerle süslenmiş. Fransız Devrimi sırasında Napolyon’un meclisi, müze olarak kullanılmasına karar vermiş ve bugünlere gelmiş.

Dünyanın her dönemine ev sahipliği yapmış Louvre müzesi, Paris’e gidenlerin ilk seyir noktası oluyor. Yine de müzeyi gezmek istiyorsanız öncesinde planlamanız önerilir çünkü müzede 35.000 eser sergileniyor. Müzedeki her bir eseri 1 dakika incelemek isterseniz toplamda 24 gününüzü burada harcamanız gerekiyor.

Paris içerisinden Louvre Müzesine birçok geçiş olanağı bulunuyor. En kolay yollardan birisi ise müzenin ortasında bulunan büyük piramidin altında bulunan metro istasyonundan inmek.

Louvre Müzesi’ni ziyaret etmek için Paris’e uçak bileti satın almak isterseniz Enucuzu’nun uçak bileti sorgulama hizmetini kullanabilirsiniz.

Vatikan Müzeleri, Vatikan

Vatikan, Katolik Hristiyanlığının yönetim merkezi ve aynı zamanda dünyanın en küçük ülkesi.

Vatikan Müzelerinin inşası, 1500’lü yıllara dayanıyor. 14 Haziran 1506’da Yunan Mitolojisine konu olan rahip Laocoön ve oğullarının heykeli, Roma’da Santa Maria Maggiore Bazilikası’nın yakınlarında bulunmuş. Dönemin papası Papa 2. Julius, ünlü sanatçılar olan Michelangelo Buonarroti ve Giuliano da Sangallo’yu keşif amaçlı görevlendirmiş.

Papa keşif sonrası heykeli satın almış ve bu tarihten sonra eserler yavaş yavaş toplanmaya başlanmış. Laocoön ve oğullarının heykeli halen Vatikan’da sergileniyor.

Vatikan Müzeleri, toplamda 12 müzenin birleşiminden oluşan tek bir müze ve tek bir bilet alarak her 12 müzeyi de görmek mümkün.

Vatikan Müzeleri, dünyanın dört bir yanından getirilmiş toplamda 70.000 eserin bulunduğu ve bu eserlerin 20.000 tanesini sergilendiği devasa bir müze.

Yine de Vatikan Müzeleri’nde en çok Hıristiyanlık tarihine ve Orta Çağ Avrupasına ilişkin eserler en çok dikkat çekenler arasında oluyor. Özellikle, Hristiyanlık tarihini içeren birçok resim heykel ve çeşitli sanat eserleri bulunuyor.

İtalya’nın başkenti Roma’ya giderseniz, Vatikan’da mutlaka gidilmesi gereken yerler arasında bulunuyor.

Çin Ulusal Müzesi (National Museum of China), Pekin, Çin

Çin Ulusal Müzesi

Müze denildiğinde akla ilk Avrupa’daki ya da Amerika’daki müzeler gelebilir fakat Asya’da bulunan müzeler, diğerlerine kıyasla hiç de geri planda kalmıyor.

Başta Çin olmak üzere oldukça kadim uygarlıklara ev sahipliği yapan Asya ülkeleri, batı ülkelerine kıyasla biraz daha izole bir yaşam tarzı benimsemiş olsalarda oldukça zengin bir kültüre sahip.

2019 öncesinde ortalama 8 milyon turiste ev sahipliği yapan Çin Ulusal Müzesi, Covid-19 pandemisi sebebiyle Çin’e giden turistlerde azalma olduğu için 2019 yılından beri en çok ziyaret edilen müzeler arasında yerini alamıyor.

Çin tarihindeki bütün medeniyetlere ilişkin önemli sanat eserleri barındıran bu müzede, 1 milyondan daha fazla eser bulunuyor.

Batı toplumlarına göre daha izole yaşayan Çin’in aslında dönemine göre gelişmiş olduğunu, pusula ve kağıt gibi önemli icatları bulmasının vermiş olduğu zenginliği Çin Ulusal Müzesini ziyaret ederseniz inceleyebilirsiniz.

British Museum, Londra, Birleşik Krallık

British Museum

İçinde bulunan yaklaşık 8 milyon eserle, British Museum dünyanın en çok eserini barındıran müzeler arasında yerini alıyor.

Müze bütün insanlık tarihinin başlangıcından bugüne yaşam şeklini, kültürlerini ve sanata ilişkin yapıtlarına kadar her detayı barındırıyor. Bütün alanlarda eserin sergilendiği ilk müze. Hatta dünyada açılmış ilk 15 müze arasında.

British Museum’da dünyanın en önemli Antik Mısır koleksiyonlarından biri bulunuyor. Parthenon heykelleri, mumyalar ve en önemlisi Rosetta Taşı (Rosetta Stone) burada bulunuyor.

Rosetta Stone, üç Mısır tapınağına gönderilmesi için yazıldığı düşünülen ve Antik Yunan, Antik Mısır Halk Dili, Koreografi dillerini içeren bir duvar yazıtıdır.

Rosetta Stone sayesinde, Antik Mısır dilleri kolaylıkla çevrilebilmiş ve modern çağda Antik Mısır’a ilişkin önemli bilgileri öğrenilmiş.

Bunun yanında müzede Türkiye’den, Anadolu ve Mezopotamya çevresinden de birçok eser bulunuyor fakat maalesef çoğu tarihi eser kaçakçıları tarafından kaçırılıp British Museum’a satılmış. Eserler arasında Zeus Sunağı ve (Pergamon), Nereidler Anıtı ve Halikarnassos Kalıntıları gibi oldukça önemli eserler bulunuyor.

Ayrıca, British Museum dışında da Londra’da birçok ünlü müze bulunuyor ve bu müzelere ücretsiz giriş yapılabiliyor.

Londra’ya giderseniz hiçbir ücret ödemeden müzelere giriş yapabilir, insanlık tarihine ilişkin en önemli eserleri inceleyebilirsiniz.

Metropolitan Müzesi (Metropolitan Museum of Art), New York, USA

Metropolitan Amerika kıtasında, hem en büyük yüzölçüme sahip hem de en çok ziyaretçi alan müzelerinden.

New York’un göbeği olan Central Park’ın hemen yanında olan bu müzede insanlık tarihinin her dönemine ilişkin toplamda 2 milyon tane eser bulunuyor.

Sümer, Hitit, Sasani, Asur, Babil gibi Mezopotamya ve Anadolu İlk Çağ uygarlıklarına ilişkin oldukça önemli eserler bulunuyor fakat müzenin ünü sahip olduğu oldukça önemli orta çağ eserlerinden geliyor.

Orta çağa ilişkin Asya kıtasından, Amerika kıtasına kurulmuş birçok uygarlığa ilişkin eserler barındırılıyor. Afrika’dan getirilen eserler bile toplamda 10.000’i buluyor.

Yine de koleksiyonların en büyük kısmı Asya tarihine ait ve 4000 Asya tarihine ilişkin eseri Metropolitan müzesinde inceleyebilirsiniz.

Central Park’ın doğu kenarında olan bu müze 1870 yılında Amerikalıların sanat eğitimini geliştirmek amacıyla kuruldu.

Uffizi Galerisi (Galleria degli Uffizi), Floransa, İtalya

Avrupa’da hatta dünyada sanat denildiğinde akla ilk Floransa gelir. Sonuçta Rönesans akımı Floransa’da başlamıştır. Rönesans ile birlikte Antik Yunan’ın yaptığı bilimsel çalışmalar tekrar ele alınmış ve mimari, sanat akımları ortaya atılmış.

Floransa, böylesine bir akımı başladığı yer olmuş ve şehrin her köşesini sanata dayalı mimari ile süslendiği bir şehir haline gelmiş.

Birden çok müzenin bulunduğu Floransa’nın ve dünyanın en çok ziyaret edilen müzelerinin başında Uffizi Galerisi geliyor. Uffizi Galerisi kesinlikle, Rönesansı bütün detayları ile ziyaretçilerine aktarıyor ve ruhunu yansıtıyor.

Modern sanata dair birçok tablo bulunduğu gibi 1500’lü yıllarda özgürlüğü çağrıştıran eserleri de bünyesinde barındırıyor.

Uffizi Galerisi, Floransa’ya gidenlerin ziyaret ettiği müzeler arasında yer alıyor. Floransa’daki müzelere giderseniz, eski dönemlerde yapılan icatları ve sanat eserlerini inceleyip bugünle kıyaslarsanız oldukça şaşırabilirsiniz çünkü modern dünyanın temellerini oluşturuyorlar.

Ermitaj Müzesi (State Hermitage Museum), Saint Petersburg, Rusya

Ermitaj Müzesi, alan bakımından dünyanın en büyük 2. müzesi olmasının yanında en eski 4. müzesi. 1764 yılında Çariçe 2. Katerina tarafından inşa edilen bu müze 1852 yılında halka açıldı.

Çariçe, imparatoriçe anlamına geliyor ve Çariçe 2. Katerina Kırım, Ukrayna, Belarus, Litvanya gibi ülkeleri işgal ederek adından söz ettirmiş. Hatta “Catherine the Great” ünvanını almış. İmparatoriçe aynı zamanda sanata düşkünlüğü ile tanınıyordu ki halen dünyanın en büyük sanat koleksiyonlarından birisini zamanında kendisi inşa ettirmiş.

Ermitaj müzesinde toplamda 3 milyon eser bulunuyor ve bu eserlerin arasında Leonardo Da Vinci, Van Gogh gibi önemli sanatçıların resimlerinden oluşuyor.

Müzede çoğunlukluğunu tablolar oluştursa da Antik Hindistan, Mısır, Mezopotamya bölgesinden de eserler bulunuyor.

Müzenin dışarıdan görüntüsü de insanı gerçekten büyüleyen bir barok mimarisine sahip.

Saint Petersburg’a giderseniz, görülmesi gereken yerlerin başında Ermitaj Müzesi yer alıyor.

Prado Müzesi (Museo del Prado), Madrid, İspanya

Prado Müzesi, hem en eski 8. müze hem de en büyük alana sahip 4. müze olarak Avrupa’nın güzide müzeleri arasında yer alıyor. Aslında, 1785 yılında doğa bilimleri müzesi olarak tasarlanıyor ve inşasına başlanıyor fakat Napolyon seferleri sırasında inşasına devam edilemiyor. Müzenin inşasının tamamlanması ise 1819 yılını buluyor.

Resim ve heykel müzesi olarak kurulan bu müzede birbirinden özel binlerce eser bulunuyor ve hal hazırda en önemli İspanyol resimlerine ev sahipliği yapıyor.

El Greco, Bartolomé Estéban Murillo gibi İspanyol sanatçılarının yanında Pablo Picasso gibi başka ülkelerin sanatçılarının da en meşhur eserleri burada sergileniyor.

Müzede Orta Çağ Avrupasını yansıtan eserler sergileniyor. Hatta resimlere bakıldığında, Hıristiyanlık döneminin etkilerini de görebilmek mümkün.

Prado Müzesi, Madrid’in birçok önemli eserinin bulunduğu tarihi bölgesinde bulunuyor. Madrid’e gezi amacıyla giderseniz, müzenin önünden geçmeme şansınız oldukça düşük çünkü İspanyol tarihine ilişkin önemli Katedraller, parklar ve anıtlar müzenin çevresinde konuşlandırılmış.

Kore Ulusal Müzesi (National Museum of Korea)

Kore Ulusal Müzesi, alan olarak dünyanın en büyük 10. müzesi ve Kore tarihine dair neredeyse bütün detayları içeriyor.

Dönemin imparatoru 1909 yılında “Imperial Household Museum” olarak kumuş fakat 1945 yılında savaş sonrası tekrardan kurulmuş ve halka açılmış. Şimdilerde ise dünyanın en çok ziyaret edilen müzeleri arasında yer alıyor.

Müze toplamda 3 kata ayrılmış ve her katta ayrı dönemlere ait koleksiyonlar bulunuyor.

Müzenin ilk katında, Paleolitik dönemden Birleşik Silla Krallığı dönemine kadar bulunan eserler sergileniyor. Birleşik Silla, 668 ve 935 yılları arasında Kore’de hüküm sürmüş ve Silla döneminde Kore sanat ve kültür alanında önemli bir yol katetmiş.

İkinci katında ise Budizm ve Kore dinlerini yansıtan eserler bulunuyor. Bu katta Bağış Galerisi, Kaligrafi, Budist Resim Odası ve Resim Galerisi olmak üzere toplamda 4 bölüm bulunuyor.

Son katında Budizm’e dayalı eserlerin yanında Heykel ve El sanatları galerisi bulunuyor. Buradaki eserler arasında İpek Yolu ticaretinde alınıp satılmış olan eşyalar da bulunuyor.

Eğer Kore kültürü ve dizilerine meraklıysanız, Kore Ulusal Müzesi tam da size göre!

M+ Müzesi (M+), Hong Kong, Çin

Müzeler genellikle geçmişe yönelik eserleri ele alıyor fakat bazı müzeler alışa gelmişin dışında olabilir. İşte 2021 yılında Hong Kong’ta kurulan M+ müzesi de alışa gelmişin dışındaki müzelerden.

Hong Kong limanının orada bulunan ve Hong Kong’un güney manzarasına bakan M+ müzesinde “Çağdaş Çin” sanatına yer veriliyor.

M+ müzesini turistler için cazip kılan önemli özelliği ise müze içerisinde çeşitli sergiler, sanatsal etkinlikler ve sinema bulunması.

Hong Kong’a giderseniz M+ müzesinde yapılan bir etkinliğe denk gelebilir ve yakın dönemde yapılmış eserlere göz atabilirsiniz.

"Çok okuyan mı bilir çok gezen mi?" diyerek yola çıktım, hala cevap arıyorum. Hayallerimin peşinden yolculuklara çıkıyor, deneyimlerimi blogumda, gazete ve dergilerde paylaşıyorum. Gezmeyi, okumayı, yazmayı ve hayal kurmayı seviyorum.

Yorumunuzu Yazın