Mersin’in en büyük ilçesi olan Tarsus, 6 bin yıllık tarihi, hem Hristiyanlık hem de Müslümanlık için kutsal yerleri, cennet gibi doğası, birbirinden lezzetli yemekleri ile Çukurova’da gezilecek yerler arasında öne çıkan şehirlerden biri. Henüz zenginliğinin tam olarak farkına varılmayan bu güzel şehirde, Çukurova Kalkınma Ajansı’nın daveti ile, kısa süre geçirmeme rağmen çok keyif aldım. En kısa zamanda yeniden ziyaret etmek istediğim rotalar arasında yerini alan Tarsus’ta gezilecek yerler, tarihçesi, nerede, nasıl gidilir, ne yenir, nerede yenir, nerede kalınır gibi Tarsus hakkında ihtiyacınız olan tüm bilgiler Tarsus gezi rehberi niteliğindeki bu yazıda sizi bekliyor, keyifli okumalar!
Bu Yazıda Bulacaklarınız
Tarsus’ta Gezilecek Yerler
Tarsus gezi rehberi yazısına Tarsus’ta gezilecek yerler ile başlıyoruz, Tarihi İpek Yolu üzerinde önemli bir konuma sahip bu şehir size uzun bir gezilecek yerler listesi vaad ediyor. Rehberin devamında Tarsus ile ilgili merak ettiğiniz ne varsa yer alıyor merak etmeyin. Tarsus’ta gezilecek yerler listesinde hem tarihi hem de doğal güzellikler bulunuyor. Tarsus şehir merkezindeki hemen her yer yürüme mesafesinde iken şehir dışında araç ile gidip görmeniz gereken yerler olduğunu da söylemeden edemeyeceğim. Yani Tarsus’u tam anlamıyla gezmek için bir araca ihtiyacınız olacak.
Mersin veya Adana’ya gelmişken bir veya iki günü Tarsus’a ayırabileceğiniz gibi, direkt Tarsus’a gelip bir hafta sonu iki gün dolu dolu Tarsus gezisi yapabilirsiniz.
Adana gezi notları için yazılarıma göz atmayı unutmayın!
Şimdi gelelim Tarsus’ta gezilecek yerlere;
St. Paul Kuyusu
St.Paul Kuyusu’nun bulunduğu yer, Hristiyanlığın “müjdeleyici”lerinden biri olan, İncil’de adı Tarsuslu Paul olarak geçen, Tarsus doğumlu Aziz Paul’un doğduğu ve yaşadığı yer olarak kabul ediliyor. Hristiyanlığın önemli hac merkezlerinden biri olan St. Paul Kuyusu, Tarsus şehir merkezinde eski Tarsus Evleri’nin bulunduğu Kızılmurat Mahallesi’nde yer alıyor. St. Paul’un evinin avlusu olduğuna inanılan yerde bulunan kuyunun sularının şifalı ve kutsal olduğuna inanılıyor. 1,15 metre çapı, 38 metre derinliği bulunan kuyunun ağız kısmı yuvarlar olmasına rağmen asıl kuyu kısmı kare şeklinde ve dikdörtgen kesme taşlardan yapılmış. Hristiyanlar hacı olmak için kuyuyu ziyaret ettiklerinde mutlaka kutsal saydıkları suyundan içtiklerini öğrendik çalışanlardan, biz elimize dökmekle yetindik.
Kuyunun hemen yanında yukarıdaki fotoğrafta camlı olarak görünen yapı ise St.Paul’un doğup yaşadığı evine ait kalıntılar.
- St. Paul Kuyusu 2022 Giriş Ücreti : 12,5 TL, Müzekart geçerli.
- Ziyaret Saatleri: Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 08:00-17:00 saatleri arası ziyarete açık.
St. Paul Kilisesi – St. Paul Anıt Müzesi
Roma İmparatoru Constantinius’un Hristiyanlığı kabul etmesinden sonra, Hristiyanlığın yayılmasında gösterdiği çabaları onurlandırmak adına Anadolu’da Aziz Paul adına çok sayıda kilise inşa edilmiş. Tarsus şehir merkezinde bulunan St. Paul Kilisesi de bunlardan biri. Farklı kaynaklarda inşa tarihine dair farklı bilgiler yer alıyor, M.S.11-12. yüzyıl diyen de var, 1850 diyen de. 1991 yılında Kültür Bakanlığı’nın himayesine geçen kilise, restore edilerek 2001 yılında St.Paul Anıt Müzesi olarak ziyaret açılmış. Yapı müze statüsünde olsa da Hristiyan cemaati istediği zaman burada tören yapabiliyor.
Dikdörtgen plana sahip olan kilise üç nefli plana sahip. Orta nefin tavanında ortada Hz.İsa, köşelerde İncil’in yazarları Yohannes, Mattios, Marcos ve Lucas’ın bulunduğu bir tavan resmi bulunuyor. Resmin devamında ise bir göz motifi var, bu motifin Tanrı’nın Gözü’nü simgelediği söyleniyor. Kilisenin kuzey doğu köşesinde çan kulesi var.
- St. Paul Anıt Müzesi 2022 Giriş Ücreti : 12,5 TL, Müzekart geçerli.
- Ziyaret Saatleri: Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 08:00-17:00 saatleri arası ziyarete açık.
Eski Tarsus Evleri – Kızıl Murat Mahallesi
Tarsus şehir merkezinin en cazibeli yeri şüphesiz Kızılmurat, Cami-i Nur, Sofular, Tabakhane ve Şehit Kerim mahallelerinde bulunan Eski Tarsus Evleri. 300 tanesi tescillenmiş, toplam 600 kadar eski ev bulunan Tarsus’ta, ahşap ve kerpiçten yapılan klasik Türk mimarisi ve taştan yapılan Ermeni mimarisi örneklerini taşıyan evler yan yana sıralanmış durumda. Bu binaların pek çoğu film seti olarak da kullanılmış. Mesela aşağıda fotoğrafı bulunan Güvercinli Konak, tamamı Tarsus’ta çekilen Beynelmilel filminde kullanılmış, belki hatırlayanlarınız vardır. Üstteki fotoğraftaki konak ise Ayla filminde kullanılmış.
Eski Tarsus Evleri’nin genel özelliği yüksek bir alt kata sahip olması. Alt katlar “işlik” yani daha çok bereketli Çukurova’dan kaldırılan mahsüllerin özellikle pamuğun depolandığı yer, üst katlar ise yaşam alanı olarak kullanılmış. Anadolu’nun pek çok yerinde ve Arap Ülkelerinin pek çoğunda olduğu gibi Eski Tarsus Evleri’nde de kadın ve erkek için ayrı kapı tokmakları bulunuyor. Daha tok ses veren eve gelen kişinin erkek, daha tiz ses veren ise eve gelen kişinin kadın olduğunu anlamamıza yarıyor.
Şahmeran Hamamı
Şahmeran Efsanesi’ni herhalde bilmeyen yoktur. Kısaca hatırlatmak gerekirse, vücudu yılan, başı güzeller güzeli bir kadın olan, yılanların hükümdarı sayılan mitolojik bir karakter Şahmeran. Anadolu’da Tarsus ve Mardin bu efsaneyi sahiplenmiş durumda.
Şahmeran yerini tesadüfen bulan Camsab, bir süre Şahmeranla yaşadıktan sonra evine geri dönmek ister, Şahmeran önce izin vermek istemese de yerini hiç kimseye söylememesi şartı ile Camsab’ı salıverir. Ancak Tarsus kralı ölümcül bir hastalığa yakalanır ve tek dermanı Şahmeran eti yemektir. Herkese haber salınsa da kimseler Şahmeran’ın yerini bilmez. Efsane bu ya, Şahmeran’ı görenlerin sırtı yılan pulu ile kaplanırmış, yeri bileni bulmak için bütün Tarsus’un hamamda yıkanması istenir, sonunda Camsab’ın foyası ortaya çıkar. Canından olmamak için Şahmeran’ın yerini söyleyen Camsab yılan hükümdarının sonunu getirmiştir. Şahmeran bulunup hamama getirilir ve burada öldürülür. İşte o hamamın Tarsus’taki Şahmeran Hamamı olduğuna inanılıyor. Tarsus’ta kazılarda ortaya çıkan 2 bin yıllık sikkelerin üzerinde Şahmeran’ın öcünü almak isteyen yılanların şehre saldırdıkları sahneler bulunmuş. İster inanın, ister inanmayın!
Şahreman Heykeli
Yukarıda hikayesini kısaca anlattığım, başı insan gövdesi yılan olan yılanların şahı Şahmeran, halk arasında farklı yorumlarla anlatılan benzer pek çok hikayenin kahramanı ve Anadolu’nun en önemli mitolojik efsanelerinden biri. Tarsuslular da onu yaşatmak için Eski Cami’nin hemen karşısına bir heykelini koymuşlar, Tarsus’a yolunuz düşerse kendisine bir selam vermeden geçmeyin.
Eski Camii
Tarsus’ta yapım tarihi konusunda netlik olmayan bir başka yapı ile karşınızdayım. Eski Camii, kiliseden camiye dönüştürülmüş bir yapı ancak yapım tarihine dair net bir bilgi yok hatta o kadar yok ki 2. yüzyıldan 14. yüzyıla kadar geniş bir aralıkta yapılmış olabileceği veya pek çok kez onarımdan geçtiği düşünülüyor. Şahmeran Heykeli ile Roma Hamamı arasında camiyi görebilirsiniz.
Roma Hamamı – Altından Geçme – Kemeraltı
Tarsus şehir merkezindeki önemli Roma kalıntılarından biri de büyük bir hamama ait olduğu anlaşılan Roma Hamamıdır. Arka mahallelere ulaşımı olaylaştırmak için hamamın altında açılan geçitler nedeniyle halk arasında “Altından Geçme” veya “Kemeraltı” olarak bilinen yapı çarşı merkezinde bulunuyor. Şu an 3 metre kalınlığında 9 metre yüksekliğinde olduğu tahmin edilen duvardan kalan bir parça dışında hamamdan geriye çok birşey kalmamış.
Hz. Danyal Peygamber Türbesi & Makam-ı Şerif Camii
Makam-ı Danyal Camii, Tarsus şehir merkezinde, Kubat Paşa Medresesi’nin hemen çaprazında yer alıyor. Danyal Peygamber’e ait olduğu düşünülen türbenin üzerine 1857 yılında yapılan camii adını da Danyal Peygamber’den almış.
Caminin bulunduğu yer eski Berdan Çayı’nın geçtiği yer olduğundan, caminin altında Roma Dönemi’ne ait köprü kemerleri ve nehir kıyısında bulunan bir nekropol bulunmuştur. Şehir merkezinden geçen çay, su baskınlarına sebep olduğundan Roma döneminde yatağı değiştirilmiş ve bugünkü yerinden akmaya başlamış, hatta Tarsus Şelalesi de böyle oluşmuş.
Kubat Paşa Medresesi
Kubat Paşa Medresesi, Tarsus şehir merkezinde Makamı-ı Danyal Camii ile Ulu Camii’ye çok yakın mesafede bulunuyor. Ramazanoğlu Beyi Kubat Paşa tarafından yaptırılan medrese klasik Selçuklu mimarisi özelliklerini taşıyor. Günümüze oldukça sağlam olarak ulaşmış olan medrese restore edilerek müze haline getirilmiş. Avlunun etrafını çevrelemiş olan 16 odasında Tarsus’a özgü gelenekler sergileniyor, pırıl pırıl, şıkır şıkır, çok güzel olmuş, Tarsus’a giderseniz mutlaka ziyaret edin.
Tarihi Siptilli Çarşısı
Fotoğraf @visitmersin sayfasından alınmıştır.
Tarsus şehir merkezinde bulunan tarihi çarşı, eski ve kötü durumda olan yapılar yenilerek yepyeni bir çehreye kavuşmuş. Şehrin eski çarşısı yeni çarşısı haline gelmiş, alışveriş yapmak, birşeyler yemek veya sadece etrafa bakınmak için Siptilli Çarşısı’na uğrayabilirsiniz.
Saat Kulesi
Tarsus şehir merkezinde, Ulu Camii’nin kuzeydoğu köşesinde Tarsus Saat Kulesi yükseliyor. Anadolu’da sayıları 100’ü geçen tarihi saat kulelerinin en eskilerinden biri olan Tarsus Saat Kulesi, 1892 yılında, Ulu Camii’nin çöken minarelerinden birinin yerine, Tarsus Kaymakamı Ziya Bey’in önderlik etmesi ile Çiçekli Köyü eşrafından Feyzullah Ağa tarafından yaptırılmış. Kulede yer alan dört saat Almanya’dan getirtilmiş. Sekizgen gövdeli olan kule yerden toplam 30 metre yükseklikte yer alıyor, minarenin üstüne eklenen kısım ise 10 metre.
Ulu Camii
Tarsus merkezinde bulunan Ulu Camii, Türk-İslam mimarisinin güzel örneklerinden biri. Camii, taç kapı ve minber üzerindeki kitabelere göre 1579 yılında Ramazanoğulları Piri Paşa’nın oğlu İbrahim Bey tarafından yaptırılmış. Minaresi ise, 1362-1363 yılında Memlük Sultanı adına Şembeki Aksungur tarafından yaptırılmış. Avlunun ortasındaki bulunan şadırvan, 1905 – 1906 yıllarında eklenmiş. Caminin bulunduğu yerde eski bir tapınak bulunduğu, o tapınak üzerine önce kilise sonra da bugünkü camii yapıldığı tahmin ediliyor.
Kırkkaşık Bedesteni
Kırkkaşık Bedesteni, Tarsus şehir merkezinde Ulu Camii’nin hemen yanında yer alıyor. Ramazanoğulları Beyliğinden Piri Paşa’nın oğlu İbrahim Bey tarafından, 1579 yılında Ulu Cami ile birlikte yaptırılan Kırkkaşık Bedesteni, imarathane (aşevi) ve medrese olarak kullanılmak üzere inşa edilmiş. 25 odası bulunan bedesten, adını, dış cephesindeki kaşık süslemesinden almıştır. Bugün giriş kapısının üstüne dikkatli bakarsanız kaşık işlemelerini görebilirsiniz.
Bu güzel bedesten restorasyon sonrasında kapalı çarşı olarak kullanılmaya başlamış. Tarsus’a geldiğinizde Tarsus’a özgü hediyelik eşya almak, kaynar içmek ve rengarenk dükkanları gezmek için mutlaka bedestene uğramanızı öneririm.
Tarsus Müzesi
Tarsus Müzesi, 1970 yılında bugün Kubat Paşa Medresesi’nin bulunduğu yerde ilk kez hizmete açılmış. Birkaç kez yer değiştirdikten ve bir süre kapalı kaldıktan sonra 22.12.2020 tarihinde 75. Yıl Tarsus Kültür Merkezi Kompleksi içinde yeniden hizmet vermeye başlamış. Üç katlı olan müze binasının Müzenin Etnografik ve Arkeolojik eserlerin sergilendiği iki büyük salonu bulunuyor.
- Tarsus Müzesi girişi ücretsiz.
- Müze, Pazartesi günleri hariç her gün 08:00 – 17:00 arasında ziyarete açık.
Antik Yol – Roma Yolu
Roma İmparatorluğu döneminde M.S. 1. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Antik Roma Yolu, Tarsus şehir merkezinde yer alıyor. Bugün sadece 65 metrelik kısmı gün yüzüne çıkarılmış olan yolun kentin şehir içi ulaşımında kullanıldığı tahmin ediliyor. Yolun bugünkü görüntüsü dahi Tarsus’un 2 bin yıl önceki ihtişamını anlatmaya yetiyor.
Yolun açık kısmı şu an tel örgü ile çevrilmiş, ziyarete açık değil. En azından koruma altında.
Kleopatra Kapısı
Tarsus şehir merkezinde Mersin Caddesi üzerinde yer alan Kleopatra Kapısı, antik dönemden kalan en önemli yapı ve tek kapı. At nalı şeklindeki kapının yerden yüksekliği 8.50 metre, ortada kalan genişliği ise 5.60 metre eninde. Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın Romalı General Marcus Antonius ile görüşmek üzere Tarsus’a geldiği, bu nedenle kapının adının Kleopatra Kapısı olduğu söyleniyor.
Donuktaş Roma Tapınağı
Tarsus, tarih boyunca hem ticaret merkezi hem de farklı inanışların ibadet merkezi merkezi olmuş. Donuktaş Roma Tapınağı’nın M.S. 2.yüzyılın sonralarında inşasına başlanan ancak tamamlanmayan bir tapınak olduğu düşünülüyor. 100 metre x 43 metre ölçülerinde ve dikdörtgen planlı dev kütle Roma betonu kullanılarak inşa edilmiş. Bugün görülecek çok birşey kalmamış olsa da bir zamanlar burada devasa bir tapınak inşaatı olduğunu hayal etmek heyecan verici.
Gözlü Kule Höyüğü
Tarsus şehir merkezinde bulunan bir diğer tarihi kalıntı Gözlü Kule Höyüğü. 300 metre çapında, 25 metre yükseklikte ve yaklaşık 12- 14 metre derinliğe sahip olan höyük Kilikya döneminden günümüze ulaşan 33 katmana sahip.
Tarsus Amerikan Koleji
Tarsus Amerikan Koleji, 1888 yılında Tarsuslu Aziz Paul’dan adını alarak St. Paul Okulu adıyla kurulmuş. Cumhuriyetin kuruluşundan sonra 1928 yılında okul lise unvanını almış ve misyonerlik faaliyetlerine son verilmiş. Tarsus Amerikan Koleji, halen Amerikan sistemine uygun bir şekilde Amerikalı ve diğer yabancı eğitimcilerle yönetiliyor.
Okul kuruluş amacını; “Türkiye için liderler, dünya için liderlik” olarak tanımlıyor. Türkiye’deki pek çok şirketin yönetim ekibinde Tarsus Amerikan Koleji mezunlarını görmemiz bir tesadüf değil. Ben de bir dönem, TAC (Tarsus American College) mezunu bir genel müdür ile çalışma şansına sahip oldum.
Tarsus’ta kurulan uluslararası standartlardaki bu eğitim kurumunun şehrin stratejik öneminin altını çizdiğini unutmamak gerek.
Nusrat Mayın Gemisi
Çanakkale Savaşı’nın kaderini değiştiren, 7-8 Mart tarihlerinde Çanakkale Boğazı’nda düşman gemilerinin manevra yaptığı noktaya yerleştirdiği 26 mayın ile 18 Mart zaferinin kazanılmasında çok önemli bir rol oynayan Nusrat Mayın Gemisi şu an Tarsus’ta bulunan Çanakkale Parkı’nda sergileniyor.
Nusret Mayın Gemisi emekli edildikten sonra yük gemisi olarak kullanılmış, ancak iyice eskiyince jilet yapılmaya karar verilmiş. Geminin kurtarılması için düzenlenen kampanyalar ne yazık ki işe yaramayınca Tarsus Belediyesi devreye girererek gemiyi kurtarmış. Mersin Limanı’na su yoluyla getirilen gemi, üç parçaya ayrılarak tır ile Tarsus’a getirilmiş. Geminin taşınması gereken 27 kilometrelik yol 4.5 saat sürmüş.
Geminin bulunduğu park için Çanakkale Savaşı’nda hayatını kaybeden Tarsuslu şehitlerin anısına bir şehitlik bulunuyor. Şehitliğin hemen arkasında da Yüzbaşı İbrahim Hakkı Bey Müzesi yer alıyor. Müzede, Çanakkale Savaşı’na dair sergiler bulunuyor, giriş ücretsiz.
Eshab-ı Keyf Mağarası
Anadolu’nun pek çok yerinde söylencesi olan “Yedi Uyurlar” inanışının en önemli merkezlerinden biri Tarsus’ta bulunuyor. Eshab-ı Kehf Mağarası’nın, Kuran-ı Kerim’in Kehf Suresi’nin 9-26. Ayetleri’nde anlatılan Yedi Uyurlar’ın 309 yıl boyunca uyudukları mağara olduğuna inanılıyor. Sureye göre; Allah’a inanan ve yaşadıkları devrin zalim ve müşrik kralından kaçan Yemliha, Mekselina, Mislina, Mernus, Debernuş, Şazenuş ve Kefeştatayyuş adlı yedi genç ve köpekleri Kıtmir bu mağarada uyumuşlar.
Tarsus’un 12 km. kuzeyinde Dedeler köyünde bulunan Eshab-ı Keyf Mağarası hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar için kutsal kabul ediliyor. Giriş ücretsiz.
Tarsus Şelalesi
Tarsus Şelalesi, Antik Kydnos şehrinin yani Tarsus’un kurulmasında önemli bir yeri olan ve soğuk su anlamına gelen Berdan (El- Beradan) Çayı üzerinde bulunuyor. Tarsus şehir merkezine sadece 4 km mesafede yer alan şelale hem çevrede yaşayanlar hem de gezmeye gelenler için serin bir nefes alma noktası. Tarsus şehir merkezinden geçen nehrin yönü Doğu Roma İmparatoru Jüstinyen tarafından su baskınlarını önlemek için değiştirilerek bugünkü yerine yönlendirilmiş ve o dönemde şehrin nekropolü olan alan Tarsus Şelalesi’ni oluşturmuş.
Berdan Nehri suları şifalı kabul edilse de bazı efsaneler göre lanetli. Mesela; Büyük İskender’in Kydnos’da yıkandıktan sonra zatürree olduğu ve bir daha da iyileşemeyerek kısa bir süre sonra Suriye’de öldüğü söyleniyor.
Nehir kıyısında, şelale çevresinde kahvaltı edebileceğiniz mekanlar var, çok da keyifliler. Şelale girişi ücretsiz. Tarsus rotanıza şelaleyi ve nehir kıyısındaki mekanları eklemenizi öneririm.
Sağlıklı Roma Yolu
Bugün kullanılan yolların pek çoğunun antik dönemdeki yolların üzerine yapıldığı biliniyor. Tarsus’un Sağlıklı Köyü tepelerinde bulunan ve yaklaşık 2 kilometre boyunca devam eden antik Roma yolu da bu yollardan biri. Bu yolun M.S. 1.yüzyılda yapılıp 4. yüzyıla kadar kullanıldığı biliniyor. Tarihte Akdeniz’i İç Anadolu Bölgesi’ne bağlayan önemli yollardan biri imiş.
Justinianus (Baç) Köprüsü
Tarsus girişinde bulunan Justinianus Köprüsü, 6. yüzyılda Doğu Roma İmparatoru Jüstinyen tarafından şehri su baskınlarından korumak üzere yapılmış ve 3 gözlü köprü yakın döneme kadar araç geçişleri için kullanılmış. Köprü üzerinden geçenlerden Baç yani vergi alındığı için köprüye de Baç Köprüsü denmiş.
Saklı Cennet Kisecik Kanyonu
Tarsus’un Kisecik Köyü’nde bulunan Kisecik Kanyonu Tarsus merkezine yaklaşık 42 km mesafede bulunuyor. Yolun son 5 kilometrelik kısmı biraz dar ve dolambaçlı olsa da yolun sonunda göreceğiniz güzellik yolun zorluğunu unutturuyor. Kanyonun güzelliği, ulaşım zorluğu ve az bilinmesi nedeniyle Saklı Cennet olarak anılmaya başlanmış.
Kanyonun bulunduğu ve sal gezisinin yapıldığı kısımda kamp yapılabilecek bir alan var. Yaz aylarında Adana-Mersin sıcaktan yanarken burada kamp yapmak ve kanyonun serin sularında yüzmek eminim çok keyifli olur.
Kanyon içinde sal ile gezinti yapılabiliyor, özel işletmeye ait bu sal turu için fiyat biraz belirsiz. Ben net fiyat isteyince sal başına 200, kişi başı 25 TL dediler ama yaz aylarında artabilir, kişi sayısına göre değişebilir gibi yuvarlak konuştular.
Tarsus’ta gezilecek yerler listesine dair açıklamalarımın burada sonuna geldik. Sizin gidip beğendiğiniz ve benim listemde olmayan bir yer varsa yorumlara eklerseniz çok sevinirim.
Tarsus’ta Gezilecek Yerler Listesi
Yukarıda detayları ile okuduğunuz Tarsus’ta gezilecek yerler listesi aşağıda özet olarak yer alıyor.
- St. Paul Kuyusu
- St. Paul Kilisesi
- Eski Tarsus Evleri – Kızıl Murat Mahallesi
- Şahmeran Hamamı
- Şahreman Heykeli
- Eski Camii
- Roma Hamamı
- Hz. Danyal Peygamber Türbesi & Makam-ı Şerif Camii
- Kubat Paşa Medresesi
- Yeni Hamam
- Saat Kulesi
- Ulu Camii
- Kırkkaşık Bedesteni
- Siptili Çarşısı
- Tarsus Müzesi
- Antik Yol
- Kleopatra Kapısı
- Tarsus Amerikan Koleji
- Donuktaş Roma Tapınağı
- Gözlü Kule Höyüğü
- Nusret Mayın Gemisi
- Eshab-ı Keyf Mağarası
- Tarsus Şelalesi
- Sağlıklı Roma Yolu
- Justinianus (Baç) Köprüsü
- Saklı Cennet Kisecik Kanyonu
Tarsus’ta Gezilecek Yerler Listesi Haritası
Tarsus Belediyesi’nin hazırladığı Tarsus’ta gezilecek yerler haritası aşağıdaki görselde yer alıyor.
Tarsus Kaymakamlığı’nın internet sitesinde yer alan Tarsus Turistik Yürüyüş Rotası haritasını da aşağıda görebilirsiniz.
Ben tabii ki listemde olan her yeri Google Haritalar uygulaması üzerinde işaretledim, aşağıdaki görsele veya bu bağlantıya tıklayarak ulaşabilirsiniz:
Tarsus Gezi Rehberi
Tarsus’ta gezilecek yerleri olabildiğince detayı ile anlatmaya çalıştım. Sıra geldi Tarsus’u yakından tanımaya; tarihçesi, yol tarifi, yeme-içme, konaklama önerileri gibi Tarsus gezinizde ihtiyaç duyabileceğiniz tüm detaylar için okumaya devam edin!
Tarsus’un Tarihçesi
Gözlü Kule’de yapılan kazı çalışmalara bakacak olursa Tarsus’un geçmişi M.Ö. 7000’li yıllara kadar uzanıyor. Tarih boyunca ticaret ve inanç merkezi olarak stratejik bir önemi olan şehir, Anadolu Selçuklu Devleti , Haçlı seferleri ve Memluklular zamanında gücünü yitirmiş ve Osmanlı Dönemi’nde Adana’ya bağlanınca tamamen önemini kaybetmiş. Bereketli Berdan Çayı, Kilikya ile İç Anadolu’yu birbirine bağlayan konumu sayesinde Perslerden Romalılara kadar herkes medeniyetin sahip olmak istediği bir yer olmuş. Aziz Paul’un doğum yeri olması nedeniyle Hristiyanlar için büyük öneme sahip olan şehir hala inanç turizmi için önemli bir yere sahip.
Tarsus Nerede, Nasıl Gidilir?
Mersin’in 13 ilçesi arasında en fazla nüfusa sahip olan Tarsus, doğusunda Adana, batısında Mersin, kuzeyinde Pozantı, Çamlıyayla ve güneyinde Akdeniz ile çevrili bir şehir. Tarsus, Mersin merkezine 25 km, Adana merkezine 42 km, Adana Şakir Paşa Havalimanı’na ise 39 km mesafede yer alıyor.
- Tarsus’a uçak ile ulaşım: Tarsus’a İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’dan havayolu ile gelmek için Adana Şakir Paşa Havalimanı’na gelebilirsiniz. Havalimanından Tarsus merkez araç ile yaklaşık yarım saat sürüyor.
- Tarsus’a otobüs ile ulaşım: Çevre illerden ve büyük şehirlerden direk Tarsus’a otobüs ile gelebilirsiniz, ulaşım ağı son derece güçlü.
Tarsus’ta Ne Yenir, Nerede Yenir?
Gelelim en lezzetli konuya; “Tarsus’ta ne yenir, nerede yenir?”. Tarsus bulunduğu coğrafyanın hakkını verecek şekilde kebaptan tatlıya, humustan kahveye kadar herşeyin en güzelini bulabileceğiniz bir yer. Kendi denediklerimi aşağıda bulabilirsiniz, varsa önerilerinizi yorumlara eklemeyi unutmayın!
Tarsusi (Tarzı Hususi) Kahve
Tarsus’ta kahve çay bardağı şeklinde porselen veya seramik bardaklarda servis ediliyor, bu servis şeklinde Tarz-ı Hususi veya Tarsusi deniyor. Böylece kahvenin miktarı da biraz artmış olduğundan bu halini epey sevdim. Oturacağınız hemen her yerde Tarsusi Kahve bulabilirsiniz, Tarsus’a giderseniz kahvenizi Tarsusi istemeyi unutmayın.
Tarsus Kebabı – Deymuri Kebap
Tarsus Kebabı görüntü olarak Adana Kebab’a benzese de önemli bir farkı var, kebabın içine soğan ve maydanoz ekleniyor. Bu halini de Adana halini de sevdim, hepsi benim bebeklerim gibi. Tarsus’ta çok sayıda Tarsus Kebabı yiyebileceğiniz mekan var, biz Deymuri Kebap’ta yedik, geniş bahçesi olması güzeldi, kebaba zaten laf yok, ama Tarsus Kebabı’ndan sonra bir et geldi ki asıl onda parmaklarımızı yedik, gittiğinizde sormayı unutmayın erkenden bitiyormuş.
Kırkkaşık Bedesteni – Kaynar ve Kleopatra İksiri
Kırkkaşık Bedesteni’ni anlatmıştım, bedesten içinde Tarsus’un yöresel içeceği olan Kaynar ve Kleopatra İksiri içebileceğiniz minik bir kafe var. Özellikle yeni doğum yapmış kadınların içtiği bir içecek olan Kaynar, adı üstünde çok sıcak servis ediliyor, dilinizi yakmamak için içmeden önce biraz bekleyin. Kaynar 7 çeşit baharattan yapılıyor; zencefil, zerdeçal, tarçın, karanfil, havlıcan, yeni bahar. Baharatlardan hazırlanan çay karışımına ceviz ve tarçın eklenerek servis ediliyor. Bağışıklık sistemi ve grip için birebir.
Kleopatra iksiri ise safran, melisa ve ekinezya ile yapılıyor. Üzerine fındık, fıstık ve keçiboynuzu tozu eklenerek servis ediliyor.
Orhan Usta Humus Salonu – Humus
Ülkemizin bu kısmına gelince humus yemeden dönmek olmaz. Humusun her türlüsüne bayılan biri olarak Tarsus’ta Orhan Usta’da hem yaptığımız hem de yediğimiz humus kesinlikle çok güzeldi. Lübnan usulü yapılan humusa servis edilirken pek çok yerde olduğu gibi zeytinyağı değil, tereyağı eritilerek ekleniyor. Benim için yağ kısmı fazla geldi, yağsız veya az yağlı istemeniz iyi olabilir. Nohut ve tahin güzel olunca humus da tazecik ve nefisti, yanındaki turşular da çok iyiydi. Olsa da yesek şimdi.
Kervan Humus & Fındık Lahmacun
Sıcak servis edilen Tarsus Humus’unu yiyebileceğiniz yerlerden biri de Kervan Humus, üç kuşaktır bu işi yapıyor Kervan Humus’un ustası. Aynı sokakta başka humusçular da var. Humusun yanında turşu ve şalgam ücretsiz geliyor. Buradaki humus da çok güzeldi, ben sıcak humus seviyorum, kesin.
Humus ile birlikte burada yiyebileceklerinizden bir diğeri de fındık lahmacun. Ancak bildiğiniz boyda değil bu fındıklar çok daha küçük. Küçük küçük olduğu için ne kadar yediğinizi fark etmiyorsunuz bile, yanına salata ve yeşillik de ücretsiz geliyor.
Künefeci Sadık – Künefe
Künefe seven biriyseniz Tarsus’ta künefe yiyebileceğiniz yerlerden biri Künefeci Sadık. Benim için güzel olan kısmı hafif olması olsa da bir Hatay Yusuf Usta künefesi değildi bence, ben zaten ağdalı tatlı yiyen biri olmadığım için belki de…
Ziya Efendi & Görallar – Tarsus Cezeryesi
Tarsus’ta tadına geç keşfettiğim lezzetlerden biri de Görallar Ziya Efendi’nin cezeryesi. Bugüne kadar yediğiniz tüm cezeryeleri unutun (Adana’da yemediğim yer kalmamış olabilir), bu cezerye efsane dostlar! Tarsus’a gitmeyecekseniz de internetten filan sipariş edip bu lezzetin tadına mutlaka bakın.
Şelale Otağı – Köy Kahvaltısı
Tarsus’a bir günden fazla ayırdıysanız ve kahvaltı için vaktiniz varsa kesinlikle Berdan Çayı kıyısında kahvaltı edin. Biz Şelale Otağı isimli mekanda kahvaltı ettik, herşey çok lezzetliydi. Bu gördüğünüz kahvaltı kişi başı 70 TL idi, çay manzarası eşliğinde bana herşey çok taze ve lezzetli geldi.
Tarsus’ta Nerede Kalınır?
Tarsus’ta eski bir konak olan Elif Hatun Konağı bizim konakladığımız yer oldu. Eski konak havası, güler yüzlü çalışanları, keyifli bahçesi ve Tarsus şehir merkezinde görülecek yerlere yürüme mesafesindeki konumu ile güzel bir konaklama seçeneği. Ancak burada konaklayacaksanız rezervasyon yaptırdığınız odanın fotoğraflarını mutlaka inceleyin. Balkonlu veya hamamlı olan odalardan birini tercih etmenizi öneririm.
Tarsus içinde eski evlerin konakların butik otel olarak hizmet vermesi oldukça yaygın bir uygulama. St. Paul Otel, Marco Pasha Hotel, Zorbaz Otel Tarsus içinde dolaşırken dikkatimi çeken diğer oteller oldu.
Tarsus’tan Ne Alınır?
Tarsus’a gelince hediyelik eşya almak istiyorsanız Kırkkaşık Bedesteni’ne uğrarsanız, Şahmeran desenli şallar, tabaklar, magnetler gibi aklınıza gelebilecek her türlü hediyelik eşyayı burada bulabilirsiniz.
Ama ben hediyelik eşya istemem, başka birşey öner derseniz ilki tahin. Bu bölgede Lübnan mutfağının etkisi büyük, dolayısıyla tahin yemeklerin baş tacı. Tahin kullanmak için de güzel tahin yapıyorlar, yani tahin almak için doğru yerdesiniz. Tatlı birşeyler almak isterseniz iki önerim var; ilki bugüne kadar hiçbir yerde yemediğim kadar güzel olan cezerye, ikincisi de keçi boynuzu lokumu. Cezerye için adresiniz Görallar Ziya Efendi, keçi boynuzu lokumu ise bize ikram eden yerin adını maalesef not almamışım. Kırkkaşık Bedesteni’nde bir sorun siz en iyisi.
Tarsus’ta Çekilen Film ve Diziler
Tarsus özellikle eski Tarsus Evleri’nin bulunduğu sokakları ile doğal bir film platosu gibi. Adana’nın Türk film endüstrisinde önemli bir yere sahip olmasından Tarsus da nasibini almış ve çok sayıda film ve dizinin tamamı veya bazı sahneleri Tarsus’ta çekilmiş. Aşağıda ulaşabildiklerimi paylaşıyorum, sizin de bildiğiniz başka dizi ve filmler varsa yorumlara ekleyin lütfen.
Tarsus’ta Tamamı veya Bazı Sahneleri Çekilmiş Filmler
- Ayla filminin Türkiye’deki çekimlerinin büyük bölümü,
- Çağan Irmak’ın yönetmenliğini yaptığı Issız Adam filminin bir sahnesi,
- Cezmi Baskın ile Özgü Namal’ın başrol aldıkları Beynelmilel filminin tamamı,
- Kadir İnanır’ın başrolünü oynadığı Tatar Ramazan filminin önemli bir bölümü,
- Muzaffer İzgü’nün yaşam öyküsünün anlatıldığı Zıkkımın Kökü adlı filmin neredeyse tamamı,
- Ferdi TAYFUR’un Bende Özledim filminin önemli bir bölümü,
- Banu Alkan’ın oynadığı Seviyorum filmi,
- Gökhan Güney’le Oya Aydoğan’ın oynadığı Unutamadık filmi,
- Mahmut Tuncer’in Şehnaz Dinar’la birlikte oynadığı Sensiz Yaşayamam filmi,
- Burhan Çaçan’ın başrol aldığı Ayaz Geceler filmi,
- Mahmut Tuncer ve Arzu Aydın’ın birlikte oynadığı Yeter filmi,
- Tarık Akan’ın başrolünü oynadığı El Kapıları filminin önemli bir bölümü,
- Mahmut Tuncer ve Bahar Öztan’ın başrollerini paylaştığı İkimiz de Sevdik adlı film,
- Necati Şaşmaz, Gürkan Uygun ve Kenan Çoban’ın baş rollerini paylaştığı “Kurtlar Vadisi Filistin” filminin bazı sahneleri Tarsus’ta çekilmiştir.
Tarsus’ta Tamamı veya Bazı Sahneleri Çekilmiş Olan Diziler
- Şahmeran efsanesinin de bir parça işlendiği Melek adlı dizi,
- Uğur Polat, Yeşim Salkım’ın başrolünü üstlendikleri Seher Vakti adlı dizi filminin çekimlerinin neredeyse tamamına yakını,
- Hanımın Çiftliği dizisinin bazı sahneleri,
- Kurtlar Vadisi dizisinin bazı sahneleri Tarsus’ta çekilmiştir.
Tarsus’a Gelmişken Yapmadan Dönme
Tarsus’a gelmişken yapmadan dönmemenizi önereceğim maddeleri aşağıda sıraladım. Tarsus’a gidenler hangilerini yaptılar acaba?
- Orhan Usta’da humus yemeden sakın olaki dönmeyin.
- Eski Tarsus Evleri’nin olduğu sokakları arşınlamadan dönmeyin.
- Berdan Çayı kıyısında kahvaltı etmeden, Tarsus Şelalesi’ni görmeden dönmeyin.
- Saklı Cennet Kisecik Kanyonu’nda, yazın giderseniz yüzmeden, bahar veya kış aylarında giderseniz sal gezintisi yapmadan dönmeyin!
- Kırkkasık Bedesteni’nde kaynar veya Kleopatra İksiri’nden içmeden dönmeyin.
- Temmuz ayı içinde Tarsus’a gelirseniz Üzüm Festivali’ne katılmadan dönmeyin! Plan yapmadan önce tarihlerini kontrol etmeyi unutmayın.
4 Yorumlar
Keçiboynuzu lokum satılan yer Eko-der olacaktı. Ben de instagram ve youtube da ”Tarsus Gezi Rehberi” adıyla bu şehri tanıtmaya çalışıyorum.
Kentimizi tanıttığınız için teşekkür ederiz.
Çok teşekkürler bilgi için, sevgiler
Harika anlatmışsınız. Teşekkürler.
Ne kadar çok gezilecek görülecek yer varmış. Ehh yenilecek de çok çeşit olduğu düşünülürse geniş bir zaman ayrılmalı demek ki:)