9 yıl ara ile İran’a iki kez gitme imkanım oldu. İlkinde havayolu ile ikincisinde ise karayolu ile gittiğim ülke 9 yılda pek az değişmişti. Bu seyahatlerim sırasında İran’a özgü dikkatimi çeken detayları ve işinize yarayabilecek İran’a gitmeden bilmeniz gerekenler listesini, İran gezi notları altında toparladım. İran vize istiyor mu, Türklere nasıl bakıyorlar, ne yiyor ne içiyor, nasıl yaşıyorlar, turist olarak dikkat edilmesi gerekenler ve İran’da günlük yaşama dair işinize yarayacak pek çok bilgi bu yazıda sizi bekliyor!

İran'a Gitmeden Bilmeniz Gerekenler
İran’a Gitmeden Bilmeniz Gerekenler

İran Vize İstiyor mu?

Madem İran’a gitmeyi düşünüyorsunuz, ilk bilmemiz gereken tabii ki vize uygulaması. İran, Türk vatandaşlarından 90 güne kadar vize istemiyor. Sadece pasaportunuz ile İran’a giriş yapabilirsiniz.

Ancak pasaportunuzda İsrail vizeniz varsa, İsrail’e giriş-çıkış yaptıysanız İran kesin olarak sizi ülkeye almıyor. Eğer İsrail’den sonra İran’a gitmek gibi bir planınız varsa; yeni bir pasaport çıkarmanız en güvenilir yöntem olacaktır.

İkinci pasaport nasıl çıkarılır? yazım çok işinize yarayacaktır.

İran’a Girişte Pasaporta Damga Basılıyor mu?

İran'a Girişte Pasaporta Damga Basılıyor mu?
İran’a Girişte Pasaporta Damga Basılıyor mu?

İran’da pek çok konuda bir standart yakalamanız zor açıkçası. Pasaporta damga basma konusu da bu nedenle muallakta.

  • İran’a havayolu ile geliyorsanız; pasaportunuza giriş damgası basılmıyor.
  • İran’a karayolu ile geliyorsanız; pasaportunuza giriş damgası basılıyor.

Bu damga neden önemli diyeceksiniz, eğer pasaportunuzda İran’a giriş damgası varsa Amerika’ya girişte sıkıntı yaşama ihtimaliniz yüksek. Bu nedenle eğer seyahat planlarınızda Amerika Birleşik Devletleri’ne gitmek varsa ikinci pasaport iyi bir alternatif olacaktır.

İran’da Şeriat ile Yaşamak

İran, güzel İran… Kadim bir medeniyetin mirası üzerinde kurulmuş bir İslam Cumhuriyeti, şeriat ülkesi…

İran'da Şeriat ile Yaşamak
İran’da Şeriat ile Yaşamak

İrandayken bana en çok sorulan sorulardan biri insanların özellikle de kadınların yaşam koşulları idi. İran’da kadın olmaya dair gözlemlerimi, sohbet ettiğim İranlı kadınların anlattıkları ile birleştirip bir özet yapayım:

Öncelikle İran’da kadınlar sosyal hayatın içinde ve çok aktifler. Kadın kadına akşam dışarı çıkan gruplar, birlikte tatile çıkan genç kızlar görebilir, taksi kullanan kadın şoförlerin arabalarına binebilirsiniz. Bunlar işin toz pembe kısımları. 

İran’da bulunan bütün kadınlar (yerli yabancı farketmeksizin) başlarını örtmek zorunda. Çok sıkı bir örtü olmasa da bu bir zorunluluk. Eğer başınız açık halde polise yakalanırsanız (polisine bağlı olarak göz yumanlar da olabiliyor veya sadece uyaranlar olabiliyormuş) göz altına alınıyor ve cezalandırılıyorsunuz. 

Kadın kanun karşısında çoğunlukla ikinci sınıf vatandaş. Kadından yana olan belki de tek uygulama boşanma durumunda erkeğin kadına yüksek tazminat ödemesi durumu. İran, günümüzden 3500 yıl önce kadın ve erkeğin eşitliğini savunan Zerdüştlük dininin ortaya çıktığı coğrafya ve bugün gelinen noktaya bakın. 

İran’da kadınların şarkı söylemesi, dans etmesi yasak. Kültüründe müziğin önemli bir yer kapladığı bir medeniyetin geldiği son noktada kadın şarkıcıları ülkelerine giremiyor.

Konuştuğum bütün kadınlar üzerlerinde çok fazla baskı olduğunu, çok mutsuz olduklarını ve İran’dan gitmek istediklerini söylüyor. İmkan yakalayan pek çok eğitimli İranlı kadın ve erkek ülkesini terk ediyor. Kadınların durumuna üzülen çok sayıda da erkek var, Karısı ülkeyi terk etmek istediği için onu destekleyen, karısının durumuna gönlü dayanmayan erkekler. 

Bu baskıcı rejim herkesi dinden soğutmuş, insanlar gerçek fikirlerini dile getirebilse ülkede dinsiz oranı epey yüksek çıkar. Ancak kimsenin bu bilgiyi resmi olarak açıklaması mümkün değil. 

Ne yazık ki ülkede hiç kimse bir şeylerin düzeleceğine inanmıyor. En ufak bir muhalif harekette bulunanlar evlerinden alınıyor ve bir daha haber alınamıyor. 1800 civarı kişinin tek seferde ortadan kaybolduğu olaylar yaşanmış. Bu nedenle kimse sesini çıkaramıyor. Umudunu yitirmiş, tek çözümü ülkelerini terk etmekte gören büyük bir kesim var maalesef.

Ülkenin ekonomisi her geçen gün kötüye gidiyor. Uluslararası ambargolar ve kötü ekonomi yönetim yüzünden ellerinde çok ciddi doğal kaynaklar olmasına rağmen faydalanamıyorlar. 

İyi yaşamayı hak eden çok güzel insanlarla tanıştım İran’da. Umarım en kısa zamanda hak ettikleri insanca yaşama kavuşurlar…

İran’da Türkçe Konuşuluyor mu?

İran’da Türkçe çok yaygın bir dil, Türkiye sınırına yaklaştıkça, ülkenin kuzeybatısında Azeri nüfus ile paralel şekilde Türkçe konuşulma oranı %80’lere ulaşıyor. Tahran’da %50’ler civarında, aşağıya indikçe oran azalıyor. Konuştukları Türkçe çok anlaşılır bir Türkçe olduğundan iletişim kurmak çok kolay.

Azeri olmayıp Türkçe bilen, öğrenen sayısı da çok yüksek. Türk dizileri sayesinde Türkçe öğrenen pek kişi ile tanıştım. İnsan dizi izleyerek nasıl dil öğrenir hala aklım almasa da…

İran’da iletişim kurmanın bir diğer kolaylığı da Türkçe ve Farsça arasında çok fazla ortak kelime olması. Ülkenin güneyine indikçe turistlerle İngilizce konuşma oranı artıyor ama bazen İngilizce anlaşamayınca ben direkt Türkçeye dönüyordum, aradaki ortak kelimelerden Türkçe bilmeseler dahi kolayca anlaştık.

İran’da Türklere Karşı Tutum

İranlılar Türkleri çok seviyorlar. Türkiye’den geldiğimizi duyunca “kardeşiz” söylemine geçiyorlar. Ekonomik kriz öncesi Türkiye’ye çok gidip geliyorlarmış. Onlar için hayal ülke gibiyiz. Benzer durumu Ortadoğu’da başka ülkelerde de yaşamıştım.

İran’da çok fazla Türk grup yaşıyor. Sadece Azeriler değil, ülkenin farklı bölgelerinde farklı boylardan gelen Türkler var. Azerilerden sonra, Hamadan Türkleri ve Kaşkay Türkleri en çok karşılaştıklarım oldu.

İranlılar genel olarak çok sıcak kanlı. Hele Türkiye’den geldik deyince hemen bir çaya davet ediyorlar. Türk dizileri İran’da çok popüler. Ortak noktanız olsun isterseniz birkaç dizi öğrenmenizde fayda var, bende hiç Türk dizisi kültürü olmayınca sordukları oyuncuları/dizileri hiç bilemedim.

İran Para Birimi

İran Para Birimi

İran’da herhangi bir konuda standart bulmanız oldukça zor demiş miydim? Bu standartsızlık para birimine kadar yansımış durumda. İran’ın resmi para birimi Riyal, ancak sokakta kullanılan para birimi Riyal’den bir sıfır atılarak kullanılan Tümen. Size dışarıda fiyat verilirken %90 Tümen olarak söylenecek, ancak turist olduğunuzu görünce Riyal söyleyenler de olacak.

Tümen-Riyal karmaşasının önlenmesi için bazı banknotların üzerinde okumayı kolaylaştıran düzenlemeler yapılmış. Mesela yukarıdaki fotoğraftaki 100.000 Riyal’e bakarsanız başta “10” kısmının ayrıştırıldığını ve paranın sol alt köşesinde 10 yazdığını göreceksiniz. Bu 10bin Tümen demek. Riyal-Tümen dönüşümü yeterince karışık değilmiş gibi Tümen’den de sıfır atarak paranın üstüne yazmaları harika (!) olmuş cidden.

Para karmaşasının bir diğer nedeni de aynı paranın farklı banknotları olması. Yani 500.000 Riyal’in banknot boyu ve renkleri farklı olan birkaç versiyonu var. Para konusunu çözmek zaten zorken, bu banknotlar da iyice kafa karıştırıyor. İranlılar bu karmaşaya alışık oldukları için siz para öderken mutlaka yardımcı oluyorlar.

İran para birimi ile ilgili bir diğer karmaşa ise Riyal kurunun resmi kuru ile sokak kuru arasında neredeyse yarı yarıya fark olması. Bankada döviz bozdurursanız resmi kur uygulanacağı için büyük zarar ediyorsunuz, bu nedenle döviz bozmak için en uygun yerler döviz büroları. Sokakta seyyar döviz bozan insanlar da var ama sahte para gibi riskleri olabiliyormuş, en güvenlisi döviz büroları.

İran’da Kredi Kartı Kullanımı

İran’da Visa, Mastercard, American Express kredi kartlarını (istisna birkaç durum hariç) kullanamıyorsunuz. Kart kullandığınız durumlarda ise resmi kur üzerinden tahsilat yapılıyor, bu da sizi yarı yarıya zarara sokuyor. Bu nedenle İran’a giderken ihtiyaç duyacağınız parayı nakit olarak yanınızda götürmeniz gerekiyor. Usd, Euro veya TL götürebilirsiniz yanınızda. Türk Lirası’nı her yerde bozduramayabilirsiniz, en garantisi Euro veya Usd götürmeniz.

İran Güvenli mi?

İran Güvenli mi?
İran Güvenli mi?

İran’da şeriat kanunlarının uygulanmasının bir faydası var, o da cezaların ağır olması nedeniyle ülkede suç oranının düşük olması. İran, tek başıma bir kadın olarak gezerken kendimi en güvende hissettiğim ülkelerden biri. Gece geç saatlerde dahi sokaklar hareketli ve güvenli.

Yine de hatırlatmakta fayda var tabii, ekonomik kısıtlamalar yüzünden İran’da son 3 yılda para birimi 10 kat değer kaybetmiş, dolayısıyla çok ciddi bir fakirleşme var. Bu fakirleşmenin getirdiği, daha önce hiç görülmeyen, hırsızlık olayları başlamış son yıllarda. Ayrıca Afganistan ve Pakistan’dan gelen göçmenler nedeniyle de suç oranlarında artış olduğu söyleniyor.

İran’da kendimi rahatsız hissettiğim tek yer Tahran oldu, o da İran’dan bağımsız olarak kalabalık bir şehirde yaşanabilecek bir tedirginlik diyelim. Kalabalığın içinde garip bakışları hissedebiliyorsunuz ara sıra, ancak o bakışlara İstanbul’da da sık sık rastlıyorum.

İran’a Gitmek için En İyi Zaman

İran’ın popüler rotası olan Tahran-İsfahan-Şiraz-Yezd hattını görmek istiyorsanız gitmek için en iyi dönem Nisan-Mayıs ayları. Mayıs’tan sonra ülkenin orta ve güneyinde sıcaklıklar dayanılmaz seviyelere çıkabilir. Nisan’da Nevruz’a denk gelecek şekilde seyahatinizi planlarsanız ülkenin en hareketli dönemini de görme şansınız olur, ancak yüksek sezon nedeniyle fiyatlar daha yüksek ve otellerde yer bulma sıkıntısı olabilir.

Ülkenin güneyindeki adalara gitmeyi düşünüyorsanız; o zaman kesinlikle kış aylarını tercih etmelisiniz. Pers Körfezi ve Hint Okyanusu kıyıları için de kış ayları (Türkiye’de kış iken orada sıcaklıklar bahar gibi olacaktır) gitmek için en uygun zamanlar.

İran’da bambaşka bir deneyim yaşamak isterseniz de Ocak-Şubat döneminde İran’ın Kürdistan eyaleti, Hewraman bölgesinde yaşayan Gorani Kürtleri, Pir Şaliyar’ı andıkları temsili bir düğün yapıyorlar. Ben gitmedim ama gitmek isterseniz Atlas Dergisi’nin Pirlerin Düğünü yazısına göz atabilirsiniz.

İran’da Ulaşım

İran’da ülke içi ulaşım seçenekleri çok fazla ve ülkede benzinin çok ucuz olması nedeniyle de uygun fiyatlı.

İran’da şehirlerarası ulaşım için; otobüs, tren, uçak, araç kiralama veya şoförlü araç (taksi) seçeneklerinden biri veya birkaçını değerlendirebilirsiniz.

İran’da Taksi ile Seyahat

İran'da Taksi
İran’da Taksi

Ben şehir içinde tüm ulaşımlarımı taksi ile yaptım. Taksileri yoldan çevirirseniz gideceğiniz yeri söyleyip pazarlık etmeniz gerekiyor. Genelde indirim yapıyorlar. Ancak İran’da kullanabileceğiniz Uber benzeri bir taksi uygulaması var; Snapp. Bu uygulama üzerinden taksi ayarladığınızda yoldan çevirdiğiniz fiyatların yarısından bile daha ucuza geliyor. Snapp taksi uygulamasını kullanabilmeniz için İran GSM hattınız olması gerekiyor. snapp.ir adresi üzerinden uygulamaya ulaşabilirsiniz. Snapp uygulamasının İngilizce seçeneği de var.

İran’da şehirlerarası yolculuklar için de taksi kullanımı çok yaygın. Bu kısım tamamen pazarlığa tabii. Mesela ben Kashan’dan İsfahan’a geçerken arada Abyaneh’e uğramak istediğim için birkaç durak daha ekleyip taksi ile oraya, oraya yakın bir şehirden de İsfahan’a da yine taksi ile geçtim. Bu yolcuğum yaklaşık 30 Usd’ye mal oldu.

İran’da Otobüs ile Seyahat

İran'da Otobüs ile Seyahat
İran’da Otobüs ile Seyahat

İran’da şehirlerarası seyahat etmenin en ucuz ve konforlu yolu otobüs. İran’da otobüs ile seyahat edecekseniz; iran.1stquest.com sitesinden otobüs durakları, fiyatları ve saatlerine bakabilirsiniz. Ancak İran kredi kartınız olmadan buradan veya herhangi başka bir uygulamadan otobüs bileti alamıyorsunuz. Ben kaldığım yerde çalışanlardan benim için otobüs bileti rezervasyonu yapmalarını veya online bilet almalarını rica ettim, onlara elden nakit olarak bilet ücretini ödedim.

İran’da otobüs bileti fiyatları mesafeye göre değişmekle birlikte benim en uzun 12-13 saat süren Şiraz-Tahran otobüsümün fiyatı 4-5 Usd civarı idi. Kalabalık dönemde, uzun mesafelere en fazla 7 Usd ödersiniz muhtemelen.

İran’da otobüs bileti alırken aldığınız biletin VIP olmasına dikkat edin. VIP otobüslerde koltuk araları çok geniş, yatma açısı çok geniş, tekli koltuk seçeneği var ve otobüs koltukları gerçekten rahat. Pandemiden önce bisküvi-çay ikramı da vardı ama pandemiyle beraber maalesef onlar ortadan kalkmış.

İran’da otobüs bileti alırken dikkat etmeniz gereken bir nokta da şehirdeki hangi terminalden otobüsünüzün kalktığı. Mesela Tahran’da dört ve İsfahan’da üç ayrı otobüs terminali var. Özellikle otobüse bineceğinizde gidiş terminalinizin hangisi olduğunu doğru bilmeniz önemli.

İran’da otobüslerin hep geç kalktığını söylemem lazım. Yarım saatten az rötarlı kalkan otobüse hiç denk gelmedim.

İran’da Uçak ile Seyahat

İran’da ülke içinde mesafeler uzak olduğu için ulaşım seçeneklerinden biri de uçak. Ancak uçak biletini Türkiye’den alırsanız resmi kur nedeniyle neredeyse iki kat fazla para ödeyeceğinizi bilmenizi isterim. İran içi uçuşlarınızın biletlerini İran’a geldikten sonra İran’daki acentelerden hallederseniz son dakika da olsa uyguna alma şansınız var. Mesela Tahran’dan Kerman’a 27 Usd’ye bilet alabiliyorsunuz veya Şiraz’dan Tebriz’e 40 Usd civarına.

İran’da uçak konusunda bir notum daha var ki, havalimanlarında uzun kuyruklar var. Herşey yavaş işliyor, bu nedenle uçuşunuz için geç kalmamaya dikkat edin.

İran’da Tren ile Seyahat

İran'da Tren ile Seyahat
İran’da Tren ile Seyahat*

İran’da oldukça geniş bir tren hattı bulunuyor, yukarıdaki harita size bir nebze fikir verecektir. Hatta Van’dan İran’a tren ile geçmek mümkün. Tren saatleri bana uymadığı için İran’da tren deneyimi yaşamadım, bu nedenle bu konuda detaylı bilgi veremiyorum.

İran’da İnternet Kullanımı

İran’da internet kullanımı ile ilgili kafalardaki soru işaretlerine cevap olmaya geldim. Öncelikle, İran’da internet var! Whatsupp, telegram, tiktok ve instagram kullanılabiliyor. Ancak Facebook, Netflix ve Youtube’a kısıtlama var. Bu uygulamaları kullanmak isterseniz VPN kullanmanız gerekiyor. Ben VPN’e gerek görmedim.

Oteller ve konaklama yerlerinin çoğunda wifi var. Ancak restoran ve kafelerin çok azında wifi var. Yani gün içinde internet kullanmak isterseniz bir GSM hattı ve internet paketi almanız iyi olur.

İran’da GSM Hattı

İran'da GSM Hattı
İran’da GSM Hattı

İran’ın en yaygın operatörü İran Cell. Pek çok yerde mağazaları var. İran’a havayolu ile geliyorsanız havalimanındaki ofislerinden hat alabilirsiniz. Hat ücretleri çok düşük. 10 TL gibi bir rakama hat alabiliyorsunuz ancak hattın açılması bir günü bulabiliyormuş. Hattı alırken de kullanacağınızı düşündüğünüz internet paketini satın alıyorsunuz.

Ben İran’a Perşembe gece geç saatte girdiğim ve Cuma günü de heryer gibi GSM bayileri de kapalı olduğu için kaldığım otelden hat konusunda yardım aldım. Kendi adlarına aldıkları kontörlü hattı size veriyorlar, bu İran’da çok yayın bir uygulama, konakladığınız yere sorabilirsiniz. 15 GB internet için toplam 5 euro verdim. Helali hoş olsun.

İran’da Asker ve Polise Dikkat

Van’dan Tebriz’e karadan minibüs ile geçmiştim. Sınırda toz toprak içinde 2 saatten fazla bizi getiren aracı beklemiş, oldukça yorulmuştum. İran’ın sınıra yakın şehri olan Khoy’da yemek molası vermiş, karnım doyunca biraz rahatlamıştım. İran’a henüz girdiğim için baş örtüsü konusuna henüz alışamamıştım. Araç içinde başımı sürekli örtmesem de bir yerleşim yerinden geçerken veya kontrol noktalarında başımı örtmem gerektiğini de hızlıca öğrenmiştim. 

Yemekten sonra yeniden yola koyulduğumuzda arabada içim geçmiş, yeniden durduğumuzu farkettiğimde bir asker “hanım, hanım” diyerek benden pasaportumu istiyordu. Karşımda askeri görünce elim baş örtüme gitti ama geç kalmıştım. “Tabii beni görünce örtersin başını…” diyen askerin sesi kulaklarımda çınladı. O sırada araçtaki İranlı bir kız ile göz göze geldiğimde geç kaldığımı farkettim.

Khoy şehri çıkışında bir kontrol noktasındaydık. Minibüsteki herkesin pasaportunu alıp gitti asker. Geri geldiğinden bana ve bir yabancı kadına daha “araçtan inin, telefonlarınızı verin” dendi. O sırada araç şöforüne baktım, gözlerimle “ne oluyor” demeye çalıştım. “Sadece birkaç soru soracaklar, birşey yok” dedi. 

Bizi bir konteynerden bozma ofisin kapısına getirdi, “burada bekleyin” deyip içeri girdi asker. İçeriye girenler, çıkanlar, ne olduğu belirsiz. Askerlerin bazıları Türkçe konuşuyor. Bu arada akşam 9 civarı, hava da buz gibi. Araçtan ince bir ceketle inmişim, ne olacağını bilmeden. Yarım saat kadar kapının önünde bekledikten sonra “soğuk, daha bekleyecek miyiz?” diye sorunca “girin içeride bekleyin” dedi biri. 

İçeride sorgulanan bizim gibi insanlar var. İran’a neden geldin, kimsin, ne iş yaparsın, anan/baban ne yapar, kardeşlerin ne yapar, soruyorlar da soruyorlar. Kimsenin özeli yok, bizim yanımızda başka insanlar sorgulanıyor. Birinin telefonunu alıp whatsupp, instagram, fotoğrafları, mesajları, neyi varsa tek tek bakıp sormaya başladı bir asker. O sırada içimden “sıçtık” diyorum. Çünkü sınırda bir sürü fotoğraf, video çekmişim. Onları görürlerse bırakmazlar beni diyorum. Bir saate yakın içeride bekleyince iyice yorgunluk çöktü, koyun gibi sıramı bekliyorum. 

Sonunda sıra bana gelince klasik sorular başladı. Neden geldin, ne iş yaparsın? Seyahat yazarıyım deyince bana karşı tavrı kibarlaştı askerin. “Nerelere gittin?” dedi, “60’tan fazla ülke var, sayayım mı?” dedim, “say” dedi. Ben sayıyorum o not alıyor, tek tek hepsini sayıp bitirince “Amerika’ya gittin mi?” dedi. “Vize aldım ama daha gitmedim” dedim. “İsrail?”, gittiğim halde “gitmedim” dedim. “Telefonu aç” deyip telefonu uzattı, şifremi girip geri verdim. Neye baktı bilmiyorum ama telefona hızlıca bakıp geri verdi. “Sen çıkabilirsin, işin bitti” dedi. 

Odada o ana kadar hiç Türkçe konuşmamış olan bir asker (bilmiyor diye düşünmüştüm) bana dönüp “gelirsiniz tabii, burası ucuz size di mi, boğasım geliyor sizin gibileri” dedi. Duymamış gibi yapıp odadan çıktım. O asker ile ağız dalaşına girsem başımın belaya girebileceğini, gerekçeleri olmadan beni göz altına alabileceklerini biliyordum. 

Minibüse iki saat kadar sonra geri döndüğümde o İranlı kız ile yeniden göz göze geldik, “turiste böyle davranan bize nasıl davranıyor sen düşün” dedi. Sonraki iki hafta boyunca İranlılar’dan benzer pek çok cümle duydum. 

Köklü bir kültüre sahip bu güzel ülke maalesef şu an baskıcı bir rejim ile yönetiliyor ve böyle bir ülkede neler yaşanabileceğini bilmenizde fayda var. 

“Taarof” Geleneğine Dikkat!

İran’da vakit geçirecekseniz Taarof geleneğini öğrenmeniz gerekiyor. Türkçe’de bir karşılığı var mı emin değilim, bu nedenlen taarofu size örneklerle anlatacağım.

Tebriz’de kaldığım otelde konaklama bedelini ödemek istediğimde, “misafirimizsiniz, birşey ödemenize gerek yok” gibi bir tepki ile karşılaştım. Tabii şaşırdım, ama zorla da olsa ısrar ederek ödememi yaptım. Daha sonra benim için otobüs bileti alan bir kız, otobüs ücretini almak istemedi “bu bizim görevimiz, misafirimizsiniz, para alalam sizden” dedi. Yine ısrar kıyamet ödedim. Bunun gibi durumların sayısı artınca bir gariplik olduğunu anladım. Sonra öğrendim ki buna taarof diyorlar. Onlar almak istemeyecek, siz ısrar edecek ve paranızı ödeyeceksiniz. Peki ciddiye alıp gerçekten ödemezseniz ne oluyor, işte onu bilmiyorum. Bizdeki “istemem, yan cebime koy” durumuna benziyor. Ancak öyle içten ve teklifsiz söylüyorlar ki, siz gerçekten de sizden para almayacaklarını düşünüyorsunuz. Siz yine de İran’da ödemeleriniz konusunda ısrarcı olun.

Çiçekle Karşılama

İran’a ilk gidişim uçakla idi, havaalanında uçaktan inenleri karşılayanların ellerinde kocaman çiçek buketleri ile karşılaması bana çok ilginç gelmişti. Bazen yapay, bazen gerçek ama mutlaka bir çiçek demeti-sepeti oluyor. Bu gelenek hala devam ediyor mu bilmiyorum ama ediyorsa çok hoşuma gitmişti.

Taharet Musluğu

Taharet Musluğu
Taharet Musluğu

Türkiye’de yapılan en büyük icadın taharet musluğu olduğunu düşünüyorum. Her ne kadar batılılar sağlıklı olmadığını iddia etseler de çok ergonomik ve pratik bir çözüm. İran’da da bizdekinden farlı bir model de olsa taharet musluğu var. Klozetin yanında bir çeşme, duş başlığı yerine de bir hortum ile taharet musluğu konusuna çözüm getirmişler.

Hala bizimki kadar ergonomik değil, Ortadoğu’dakilere benziyor. En azından var.

İran Arap Ülkesi Değil

İran, kesinlikle Arap ülkeleri gibi düşünülmemeli. Şehirler, sokaklar her yer pırıl pırıl tertemiz ve oldukça bakımlı. Ülke gittikçe fakirleşiyor ama pis ya da sefil görüntü yok hiçbir yerde.

İran büyük Pers (Fars) Medeniyeti’nin uzantısı, Araplardan hem kültür hem de görüntü olarak çok farklılar ve bunu her fırsatta dile getiriyorlar. Arap denmesinde de oldukça rahatsız oluyorlar.

İran’da Çay Kültürü

İran'da Çay Kültürü
İran’da Çay Kültürü

Çay, İran kültürünün ayrılmaz bir parçası. Demlikler çoğunlukla fotoğraftaki gibi porselen oluyor, yanında mutlaka şeker veya tatlı ikram ediliyor. Kaldığım her yerde ücretsiz çay ikramı olması da güzeldi. İran’da çay çok yaygın bir içecek ama bize göre çok açık içiyorlar, ben genelde tamamını dem koyarak içtim İran’da çayları.

Doğalgaz Zenginliği

İran’a ilk gittiğimde dikkatimi çeken bir durum doğalgazın neredeyse sokağa atılıyor olması idi. İran’a uygulanana ambargolar nedeniyle ellerinde bulunan petrol, doğalgaz gibi kaynakları yurtdışına doğru düzgün satamayınca bol keseden harcayalım demişler sanki. Sokaklarda açık prizler, doğal gazla sokağı ısıtan gaz sobaları gibi normalde göremeye alışık olmadığımız şaşırtan tablolar ile karşılaştım enerji israfı konusunda.

İran Misafirperverliği

Genel olarak İranlılar çok misafirperver insanlar. Herhangi biriyle sohbet etmeye başladığınızda ya size çay ısmarlamak isteyecektir, ya da evine davet eder. İlk duyduğumda oldukça garip gelmişti, çünkü yolda yürürken benim Türkçe konuştuğumu farkedip “Türkiye’den mi geldiniz?” diye başlayan ayak üstü sohbetin sonunda eve çay içmeye davet edilmiştim. Zamanla bunu pek çok insandan duyunca, İran misafirperverliğini daha net anlamış oldum.

İran’da Giyim Kuşam

İran'da giyim
İran’da giyim

Bir kadın olarak İran’a gittiğinizde ilk dikkat etmeniz gereken şey kılık, kıyafetleriniz. İran’a turist olarak da gitseniz bir kadın olarak başınızı mutlaka kapatmanız gerekiyor. Bu zorunlu kapatma çok sıkı bir baş örtüsü olmak zorunda değil. Bir şalı üstünkörü başınıza örtmeniz ve saçınızın arka kısmının kapalı olması yeterli, önden perçemleriniz, saçınızın ön kısmı görünebilir sorun yok.

Bir kadın olarak dikkat etmeniz gereken bir diğer konu ise, vücut hatlarınızı belli etmeyen kıyafetler giymelisiniz. Mümkünse üstünüze tunik benzeri kalçanızı kapatan ve bolca bir kıyafet giymeniz, altına ise yine dar olmayan bir pantolon giymeniz en ideali. Bunları giymediğinizde kimse sizi uyarmıyor ancak kadın-erkek herkesin bakışlarından rahatsız olmamak için en iyisi genel geçer toplum kurallarına uyum sağlamak.

Daha fazla bilgi için İran’da kadın gezgin olmak ile ilgili yazıma da göz atabilirsiniz. 

İran’da Hafta Sonu Tatili

İran’da hafta sonu tatili bizdeki gibi Cumartesi-Pazar değil Perşembe-Cuma günleri. İran’a tatil planlarınızı yaparken bunu dikkate almayı unutmayın, aksi takdirde gittiğiniz yerlerin kapalı olduğunu görüp üzülebilirsiniz. Müze, banka gibi yerler Perşembe-Cuma günleri kapalı oluyor. Özellikle Cuma günleri yani bizde Pazar gününe denk gelen gün çarşı pazar, dükkanlar pek çok yer tamamen kapalı oluyor.

İran’a Gitmeden Okunacak Kitaplar

İran’a gitmeden önce aşağıda yer alan kitapları okuyabilir, İran ile ilgili ön bilgi alabilirsiniz:

  • Özcan Yurdalan – Ahşap Fanus
  • Zafer Bozkaya – İran Gezi Rehberi
  • İlber Ortaylı – İlber Ortaylı’nın Gözünden İran
  • Josaphat Barbaro – Anadolu’ya ve İran’a Seyahat
  • Özcan Karakuş – Bilinmeyen İran

İran’da görülmeye değer çok yer var, mesafeler uzun olduğu için bolca zaman ayırıp uzun uzun gezmek lazım.

Farklı medeniyetler ilginizi çekiyorsa, gezi planlarınızın arasına mutlaka girmesi gereken bir ülke İran.

Yolda Kalın!

"Çok okuyan mı bilir çok gezen mi?" diyerek yola çıktım, hala cevap arıyorum. Hayallerimin peşinden yolculuklara çıkıyor, deneyimlerimi blogumda, gazete ve dergilerde paylaşıyorum. Gezmeyi, okumayı, yazmayı ve hayal kurmayı seviyorum.

18 Yorumlar

  1. Kadim kültürün devamında böyle içe kapalı, baskıcı bir rejim kötü olsa da yine de biz gezginler için bence İran kesinlikle görülmeli. Hep aklımda ama bir türlü kısmet olmadı. Ama paylaşımların sonucu kafamda gidişim depreşti ve netleşti

  2. selam,arkadaslar iran’a geliyorsunuz ama irani dogru duzgun goremiyrsunuz.cunku en ucuz maliyete gezmek istiyorsunuz.iran da dunyanin tarihi,kulturu,ilginc yerler hata cugu iran vatandaslari bile bilmiyen yerler var.lutfen gelmeden once bir rehberle konusun,iyi bir programla irani cok daha iyi gezebilirsiniz.instagram:@tehran_gezi_rehberi size bedava yardimci olabilir

  3. Merhaba
    İran’a bir gezi planlıyorum. Çok özet ve güzel yazmışsınız. 5 gün için yaklaşık ne kadarlık bir bütçe ayırmam gerekir. 4 gece 5 gün turlar var. 800 €. Bana biraz yüksek maliyet geldi ancak emin olamıyorum.

    Teşekkürler

    • Tur fiyatı çok yüksekmiş gerçekten.
      İran’da ulaşım, yeme-içme çok ucuz. Ucuz bir bilet yakalayıp gidin. 5 gün için taş çatlasın 500TL harcarsınız 🙂

  4. Merhaba,
    Ben de 2014 Nisan ayında İran’a seyahat etmeyi düşünüyorum. Rotanızı ve nerelerde kaldığınızı ile ilgili bilgileri merak ediyorum 🙂 Paylaşırsanız çok sevinirim, yararlanmış olurum. Sevgilerle…

  5. Sevil çok güzel özetlemişsin hemen her şeyi. Ben iRan camilerini mimari açıdan çok beğendim. Mozaik aynalı kaplamalar ve ışığın bundaki yansımaları olağanüstü. Bir de camiler sadece erkekler için değil, hemen her yerdeki cami de kadınalrı da görmek mümkün. Özellikle türbe alanlarında kadınlar daha da çoğunlukta.

    Gece olunca İranlılar sokağa çıkmayı seviyor. Kadın-erkek, geç saate kadar insanlar parklarda oturuyor, sokaklarda, gezmelerdeler. İnsanlar göz temasından hiç ekinmiyor, bizdeki metro ve otobüslerdeki gibi insanalrın gözleri yerde veya telefonlarında değil, herkes birbirine bakıyor, hele yabancı olduğun fark edilirse herkes sana bakıyor 🙂

Yorumunuzu Yazın